İşte sabah namazı ile ilgili çok güzel bir hikayeyi siz değerli okurlarımızla paylaşmak istiyorum.

Bir süre önce evlenen genç kadın, her sabah eşini sabah namazına uyandırır, eşi de camiye cemaate giderdi.
Bir gün eşi tarafından uyandırıldığı halde biraz geç kalan adam, camiye ancak ikinci safa yetişir.

Namaz'dan sonra imam yanına gelerek;

- Falan kadının kocası mısın? der.

Adam;

- Evet ama eşimin ismini nerden biliyorsun ? diye imama sorar.
İmam;

- Bugün rüyamda birinci safta namaz kılan bütün cemaatin cennette girdiğini, beraberimizde de bir kadın olduğunu gördüm.
Bu kim diye sorduğumda, eşin olduğunu söylediler.

Adam bu müjdeyi eşine vermek için hızlıca eve geldiğinde, eşinin secde halinde ruhunu Rabbine teslim ettiğini görür...

Sabah namazına kalkmayan kişi, biraz rahatlık elde ettiğini sanır...

Bu miskin bilmez ki, esas rahat;
Rabbin huzurunda bir kaç dakika kalmakta olan kalplerle elde edilir...

Eğer namazı hesaba katmadan, dilediğinde yatıp, dilediğinde kalkıyorsan, bilesin ki hüzün ve ızdırap dairesinden çıkamazsın...

Vallahi namaz; dünya ve ahirette rahat ve hayırdır...

Vallahi, sana Allah'tan daha düşkün ve merhametli kimseyi bulamazsın..!

Vallahi, secde eden kişi Allah(cc) tarafından nasıl bir rahmetle kuşatıldığını bilseydi, başını secdeden kaldırmazdı...!

Sabah cemaatinin müdavimleri; yüzleri beyaz, alınları nurlu ve vakitleri bereketli olur.

Eğer onlardan isen Allah'a hamd et, onlardan değilsen, Allah'a dua et ki onlardan olasın...!

Ne güzeldir Sabah Namazı:

İki rekat sünneti; dünya ve içindekilerden daha hayırlı. (Hadis)

Farzı, seni Allah'ın zimmetine (garantisine) alır. (Hadis)

Kıraati, şahitlik yapar. (Ayet)

Kişi nasıl yaşarsa öyle ölür, nasıl ölürse öyle haşrolur.