1989’da ilişkilerini ruhsal bir yolculukla bitirmeye karar veren iki sevdalı. Çin Seddi’nin iki ayrı ucundan yürümeye başlayıp ortada buluşurlar; birbirlerine son kez sarılır bir daha görüşmemek üzere ayrılırlar. 2010’da Marina Abromovic Moma’da bir retrospektif (genel olarak meydana gelmiş olayların gerisine, geçmişine bakmak) sergisi açar. Serginin bölümlerinin birinde Abromovic bir sandalyede otururken, masanın diğer tarafındaki sandalyeye de tanımadığı kişiler 1 dakika boyunca otururlar. Konuşmanın olmadığı sessizliğin paylaşıldığı bir oturuştur bu. Ancak birden Abromovic’in hiç beklemediği bir şey olur ve gözlerini açtığında karşısındaki sandalyede Ulay’ı görür. 21 sene sonra karşısında duran sevdasıdır Ulay. Konuşma yok. Sadece bakışırlar. Süre 1 dakikadır. Sadece 1 dakika. İkisi de gözyaşlarıyla süreyi doldururlar.
Sevmek inanmaktı, cesaretin en korkusuz haliyle yaşamaktı iliklerine kadar. İki kalbi bir kalbe sığdırıp paylaşmaktı o duygu selini. Sevmekte “istemek” anlamsızdı. Kendini onun kalbine, onun kalbini sana yerleştirmekti kayıtsız şartsız, kuralsız, hesapsız… Sevmek beklemekti sabırla. Kendini bilmek, karşındakini gözlerin kapalı anlatabilmekti.
Ya sevilmek nefes alarak yaşamaktı ömrünü. Bir kişinin gözünde gönlünde eşsiz olabilmekti. Ait olduğun kalpte demlenmek, demlenmek, demlenmekti…
O narin mavi kanatlı kelebeğin kanatlarından asla düşmemekti. Yitirmeyi öğrenmeden yetinmeyi ezberlemekti sevilmek. Yaşayabildiğiniz duygular yüreğinizden çıkıyorsa bir yerlere takılıp kalmadan dökülüveriyorsa, sevmeyi ve sevilmeyi yaşayabiliyorsanız her şeyde, sakın bırakmayın onu. Çünkü bu duyguları yaşatabilip, yaşayabiliyorsanız hayatınızdaki her şeyi doğru yapacaksınızdır.
Unutmayın sadece güçlü ruhlar sevgisini sunabilir ve sevebilir. Derin sularda kulaç atarak korkusuzca yüzmektir boğulma ihtimalini asla hesaba katmadan. Sevmek ve sevilmek öyle çıkarsız bir duygudur ki, saatlerce sussanız bile, saatlerce sevişmiş kadar zevk alabilme yeterlilik hissiyatıdır.
Ama sorun nerde bilir misin azizim?
Doğru zamanda doğru kişide, doğru verdiğin ve doğru aldığın duygularda.
Sakın rüyada olduğumu düşünmeyin… Böylesi sevgilerin sevilmelerin var olduğu konusundaki yazdıklarımı.
Çünkü ilk önce kendi düzgünlüğünle barışacaksın, sonra da seni her halinle sevecek olanı kendine doğru olanı çekeceksin.
Saygı ve sevgilerimle…