Benim bildiğim tek gerçek geçmişimin, şanlı ordumun kanlarıyla bulanan, özgürlüğümüzün simgesi ay ve yıldızla şahlanan Türk bayrağımın vatanımın üzerinde dalgalanması. Bayrağımın esiri olmaya dünden razıyım ben. Biz o bayrağın hakkını nasıl verebiliriz diye düşünmek yerine, paylaşmakta zorlandığımız, oraya ulaşacağız diye söz savaşları vermekten asla yorulmadığımız o dönen koltuklara varabilme çabalarımız… Kabul insanoğluyuz biz; farklıyız. Farklı doğruları savunur, farklı açılardan bakarız, kimi zaman da çıkarları için savaşı, zorbalığı çare olarak gören topluluklar da olabiliyoruz. Özümüz diyorum Azizim… Atalarımız diyorum, kanlarımız diyorum, vatanı için ölüme giden gencecik bedenler diyorum…

Onlar bilmiyorlar mıydı ya da geçmişte yok muydu çıkar ilişkileri de kendilerini vatan için, bayrak için yok saydılar? Hedefleri meydanlarda halka sesleniş değildi ki! Hiç birinin hedefi birer bürokrat adamı olmak için önlerine geleni ezmek değildi ki. O koltuğa oturmadan çok zaferlere koştular. Unvanları, şahsiyetleri belli olmadan vatan için tek yürek oldular. Bizlerin imkânları sınırsız ve kendi içimizde savaşarak siyaset yapıyor ve devlet kurmak için debeleniyoruz. Onlar; geçmişimiz, atalarımız imkânsızlıkta kendi içlerinde kendi yüreklerini birleştirerek bir bütün olarak devlet kurmuşlar, vatan kurtarmışlar… Peki, biz nereye gidiyoruz sizce? Siyaset yapacağız derken kendi kişisel ve inandığımız düşüncelerimizi, karşı tarafa empoze etmek için kendimizden geçmek nasıl bir anlayış ve davranış biçimine girer ki? Bak Azizim; siyasetle politikayı karıştırmamak gerekir ilk başta. Siyaset; doğruyu bulup onu uygulama anlamına taşıma sanatıdır. Politika ise; ikiyüzlülük ya da çok yüzlü olmaktır. Gözlemlediğim kadarıyla bu dünya; “Türkiye’de siyaseti yaparım ama politikayı da yapıştırırım yanına, hatta önüne koyar politika siyaseti derim” diyenlerin dünyası olmuş. Kin ve nefret duygularıyla yapılan siyaset çalışmalarında kimse kimseyi anlayamaz, bu asla mümkün de olmaz. Görüş ayrılıkları vatana yarar sağlamaz damla damla kan kaybetmemize sebep olur. Vatan için yapılan siyasette kişisel yönden ego tatmini olamaz. Toplumu yönlendirme amacı güdülen siyaset anlayışı, bu düşünceyle bireyleri olumlu ya da olumsuz yöntemleri kullanarak da geçirme çabası içine giren her türlü siyaset yolu mubah olamaz. Rabbime giden ibadet yolu birdir. Alternatif yollar sadece zaman kaybıdır. Konumuz bayrağımızın daimi dalgalanacağı vatanımızın selameti için yapılan siyaset kirliliğine dur demek gerekir. Hak ve adaleti doğru dağıtabilen ve bu düşüncenin kaybedilmemesinden geçen temiz zihniyetli insanların birlik ve beraberliğinin güçlerini birleştirmesi vatanımızın ihtiyacı olan tek yoldur.

Atalarımızın ruhları şad olsun. Saygı ve sevgilerimle