Zamanını boşa geçirmez, faydalı işlerle değerlendirir.Tutumlu insan sadece kendi eşyalarına değil, toplumda ortak kullanılan elektrik, su, doğalgaz gibi maddeleri de verimli bir şekilde kullanmalı, boş yere fazladan harcamalardan kaçınmalıdır. Okulda kullandığımız okula ait veya arkadaşlarımıza ait eşyaları da özenle ve dikkatli kullanmalıyız. Boşa kullanılan her kaynağın toplumun her kesimine zarar verdiği gibi kendimize de zarar verdiğini, bizi fakirleştirdiğini unutmamalıyız.Yerli malı demek babamızın kardeşimizin, komşumuzun emek vererek ürettiği mal demektir. Bu sebeple bizden içimizden çıkan bizden bir üründür yerli malı ve kullanımı, tüketimini yapmak ülkemizin gelişmesi ve refah içinde yaşamamızı garanti eder. Yerli Malı haftası okullarda sadece piknik havasında geçecek olduğu takdirde sadece kendimizi kandırmış olmaktan başka hiçbir şey yapmamış oluruz. Geleceğin mühendislerini, tıpçılarını, ilaç üreticilerini, yazılımcılarını mutlaka ama mutlaka içimizden ülkemiz insanında çıkartabilecek yolları aramalıyız. Bunun ilk adımı da bu işleri becerecek bir nesil yetiştirmektir. Yerli malı haftası bünyesinde belkide öğrencilere bu tarz başarıları yakalayabilecek potansiyellerin olduğunu ve hep olacağını her zaman hatırlatabilmektir. Nasıl ki yüce Atatürk tüm dünyaya kafa tutarak bu ülkeyi kurtarmayı başarırken kendisinden hep emin bir şekilde ilerlemişse bizlerde kendimizden emin bir şekilde en iyisini üretmeyi, dizayn etmeyi ve yeniliklere hep açık olmayı başarabilmeliyiz. Büyük bir yarışın olduğu bu dünyada tutunabilmek ve büyük bir ulus, büyük bir devlet olmak için bu olmazsa olmaz bir şarttır.