İnsan bazen nedensiz yere umutsuzluğa kapılır. Kimselere veremez sevgisini, kimselere kendini anlatamaz, evlere kapanır.
Bazen denizler, kıyılar çeker insanı. İnsan bu kapılmayı anlayamaz, oysa çok eski bir yerde yaşanmasından korkulup vazgeçilmez aşkların sızısıdır bu. Bu sızı, bu yenilgi mevsimlerle yıllarla devredilir başka insanlara. Bir insanın yaptığı bir hatanın tüm insanlara yayılması gibi.
Zaman ileri doğru değil, içeri, yüreklere, derinlere doğru işlemeye başlar. İnsan korkusuz olur, daha derinden anlamaya başlar, bilgeleşir.
Hadi, oyalanma birazdan yarın olacak!
Hayat başlar ve biter. Nasıl başlayıp nerede sona erdiği değil ikisi arasına neler sığdırabildiğin önemlidir aslında.