Kar Yağıyor, Soğuklar Geldi: Nasıl Giyinmeliyiz? Kar Yağıyor, Soğuklar Geldi: Nasıl Giyinmeliyiz?

Op.Dr. Cengiz Kara, iletişimin sağlıklı olarak gerçekleşmesinin en önemli faktörü İşitme ve konuşma olduğunu dile getirerek, "İşitme duyusu şüphesiz dış dünyayı algılamamızdaki en önemli araçlardan biri. İşitmede yaşanan sorun, bireyin iletişim görevini yerine getirememesi, topluma uyum sağlayamaması, dolayısıyla kişinin psikolojik olarak toplumdan uzaklaşma, içine kapanma ve sosyal yönden başarısızlık göstermesine neden olur"dedi.
Erken tanı ve doğru tedavinin önemi
Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünyada 32 milyonun çocuk olmak üzere 360 milyondan fazla insanın işitme kaybı yaşadığını ifade eden Dr. Kara, “İşitme işlevi gören ve aynı zamanda denge organını içinde bulunduran kulağımızda, bazen doğuştan bazen ise sonradan gelişen rahatsızlıklar nedeniyle işitme bozuklukları yaşanabiliyor. Genellikle günlük yaşamda önemsenmeyen belirtilerle kendini gösteren işitme kaybı, çoğu zaman geçici bir rahatsızlık olarak değerlendiriliyor. Doktora gitmek yerine bu sorunla yaşamak tercih ediliyor. Oysa, diğer hastalıklar gibi ihmale gelmeyen ciddi bir durum olan işitme kaybını, erken tanı ve doğru tedavi ile ortadan kaldırmak mümkün. Erken müdahale edilmemesi durumunda ise işitme kaybı kalıcı olabilmektedir” şeklinde konuştu.
Ailenin geçmişinde işitme sorunları varsa, televizyonu yüksek ses düzeyi ile izliyorsanız, çevredeki insanları duyuyor ancak söylediklerini anlamıyorsanız, insanlardan cümlelerini tekrarlamalarını sıklıkla istiyorsanız, kulağınıza gelen bir ses olduğunda bu sesin nereden geldiğini ayırt edebilmekte zorlanıyorsanız, kulaklarınızda çınlama ve uğultu varsa vakit kaybetmeden doktora başvurmanız gerektiğini belirten Kulak,Burun,Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Cengiz Kara, bebek ve çocuklarda işitme kaybı yaşanıp yaşanmadığını anlamak açısından ise ailenin dikkatinin önemli olduğunu vurguladı. Dr. Kara bu konuda ailelere şu uyarılarda bulundu, “Çocuğunuz herhangi bir şekilde sese tepki vermiyorsa, sesin nereden geldiğini anlamıyorsa, aynı yaştaki diğer çocuklar gibi ses çıkarmıyor veya konuşamıyorsa, normal ses yüksekliğinde televizyon seyretmiyor sa şüphelenmekte fayda var. Çocuğunuzda bu göstergelerden bir veya daha fazlası varsa kulak muayenesi ve işitme testine götürmeniz gerekir. Erken tanı ve tedaviye bir an önce başlamak, sorunun çözümünde büyük önem taşıyor” ifadelerini konuştu.
“İşitme kaybının farklı nedenleri olabilir “
Özel Gaziantep Anka Hastanesi Kulak, Burun, Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Cengiz Kara, işitme kaybının kalıtsal olabileceği gibi aşırı gürültülü ortamda çalışmaktan, hastalıklara, alkol ve ilaç kullanımına kadar biyolojik ve çevresel birçok etmene bağlı olarak gelişebileceğini söyledi. Yeni doğandan yaşlılara kadar yaş cinsiyet ayırımı olmaksızın görülebilen işitme kayıplarının bazı durumlarda muayene ile teşhis edilebilirken bazen de çok sayıda test yapılması gerekebileceğini belirten Kara, “Bebeklerde tanının zaman kaybetmeden konulabilmesi için doğumdan sonra işitme taraması yapılması önemli. Bu tarama testinde işitme kaybı olduğu yönünde bir şüphe oluştuğunda test tekrarlanıyor. Yine bir sonuç alınamazsa kesin tanıyı koymak için daha ileri taramalar yapılıyor. Erişkinlerde ise tanı koymak için odyometri testi olarak bilinen işitme testleri kullanılıyor” dedi. İşitme kaybının tedavisi, işitme kaybının tipine ve derecesine göre değiştiğini ifade eden Op. Dr. Cengiz Kara,”Hafif düzeydeki işitme kayıpları ilaç tedavisi veya küçük cerrahi müdahaleler ile düzeltilebilirken, daha ileri düzeydeki işitme kayıpları ise işitme cihazları, aktif orta kulak implantı, koklear implant, kemiğe monte implant gibi cerrahi müdahalelerle tedavi edilmektedir” şeklinde konuştu.
Kulakta çınlama, baş dönmesi ve işitme kaybı ile kendini gösteren durumlarda, kişinin zaman kaybetmeden hekime başvurması öneren Op. Dr. Kara, bir uzmana ne kadar çabuk başvurulursa sorunun kısa sürede çözüleceğini ve kişinin yaşam kalitesinin artacağını belirtti. (İHA)