Emeklilik hayallerindeki gibi bir evde kalış değil bizimkisi Yaşama mücadelesi bu öyle bir sınır ki ölüm ve kalım gibi Evde kalmak kimilerine sıkıcı geliyor, kimileri bunalıyor, TV'ler de sürekli Korona söylemleri korona ile yatıyor korona ile kalkıyoruz. İleri yaşlardaki insanlar sürekli evde oturup hareket etmedikleri için kimi zaman sağlık problemlerinde olumsuzluk yaşıyorlar. Sanki dünya evren insanlığı hizaya çekiyor. Savaşlar petrol fırtınaları ülkeler arası çekişmeler getirim kavgaları sessizleşti hayat korona ile sabitlendi.
Genç nesil okul çağı çocukları bunlarda evlerde İnternet’ten ya da TV’ler den eğitimlerini alıyorlar ama okula gitmek özlemleri de artıyor. Şu iki ay nerede ise 2020'yi toptan bitirdi sanki gelecek deyince yarınların başlangıcını kimileri 2021 gibi görmeye başladı. 11 Mayıs kuaför ve berberlerin faaliyet tarihi diye açıklandı umulur ki azami tedbir ve dikkat ile çalışılır.
AVM'ler de kısmi olarak açılacak deniliyor. Ne de çok önemli imiş bu AVM’ler! Çarşı, pazar esnafı kepenklerini kapatmamışken dahi kan ağlıyor. Pazarcı esnafı, çarşı esnafı canını hiçe sayarak dükkânını açıyor. Bunlarla ilgili Ticaret odası Can suyu ve Nefes kredileri için bankalarla anlaşıyor.
Kimi bankalar işverenlerin vergi, sgk borcu varsa bu kredileri vermiyormuş. Krediler bir çözüm müdür? Günlerce kapalı olan açık olsa dahi siftah yapamayan esnaf alacağı kredi ile belki geçimini sağlayacak ama öderken de faizle geri ödeyecek.
Devletimiz gerçek çözümler üretmelidir. Tüketim stratejisinden çok üretim stratejilerini belirlememiz gerekmektedir. Esnafa aylık geri ödemesiz en az brüt asgari ücret miktarı hibe aylık vermelidir. Esnaf zanaatkâr özel öğretim kurumları bunlar devlete katma değer üreten istihdam sağlayan kurumlardır. Suriyelilere yaklaşık 40 milyar Dolar, Euro harcayan devletimiz kendi öz vatan evlatlarına da hassasiyet göstermelidir.
Suriyelileri açta açıkta bırakmadık amenna bunu da kimi zaman takdirle karşıladık.
Bu vatanı öz evlatları vergi veren, askere giden ve vatan sağ olsun gerisi teferruat diyen Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları da en az Suriyeliler kadar korunma ve destek almayı hak ediyorlar. Esnafa kol kanat gerilmez ise üretim olmaz üretim olmaz ise sonuçlar vahim olur.
Maskeli günler yaşıyoruz.
Ocak ayı maske 25 - 30 kuruş,
Mart ayı maske 4 - 5 Türk lirası,
Nisan ayında maske satışı yasaklandı ve maske ücretsiz dağıtılacak,
Mayıs ayı başında maske parayla satışa çıkacak.
Şu anda maskeler kaç liradır. Eczaneler mi satacak başka satış noktaları olacak mı belirsiz. Çoğu vatandaş elindeki maskeyi yıkayıp - yıkayıp kullanmaya çalışıyor zira başka çaresi yok. Maskeleri baştan cüz’i fiyat yapsaydınız ve maskede fiyasko yaşamasak nasıl olurdu ki?
Şahıs işletmeleri şirketler gibi işyeri personellerine ücretsiz izin ya da kısmi zamanlı çalışma ödeneği verilecek amenna ama bu işyerlerinin birde sahipleri var bu patronlar işverenler zor durumda iş yerleri zora düşer kapanırsa işçi nerede çalışacak işte o yüzden, devletimizin işverene köklü yardımlar yapması gerektiği kanaatindeyim. Sonuçta işverenler bu ülkeye katma değer ve istihdam sağlamaktadırlar.
Ülkem insanının büyük bir çoğunluğu geleceği için değil bir gün sonrası için kaygılar duymaktadır. Sürekli evde kalan 20 yaş altı ve 65 yaş üstü için kısmi zamanlı dışarı çıkma gün ve saatleri ilan edildi bu da sevindirici bir gelişme oldu. Koronadan sonra ülkem insanını bir hayli zor günlerin beklediği aşikâr gözüküyor. Biz yine de iyimser olalım kim bilir yarınlarda bu günleri anlatırken maziye dalıp hey gidi günler diyeceğimizi hayal edelim.
Bu günlerde elbette birde tuzu kurular var ekonomisi gayet iyi çıkını dolu tek derdi aman korona bana bulaşmasın diyenler bunlar zamanında imkânları iyi değerlendiren güçlünün yanında olan her ihalede olan her fırsatı paraya çeviren ucuza arsalar araziler kapatan çoluk çocuğunu illaki bir işe yerleştiren ekonomi kötüye gitse dünya tersine dönse bunların umurun da olmaz kimi yerlerden kimi kurumlardan illaki bir hatta birkaç gelirleri vardır bunların ya yönetim kurulu üyesidirler ya başka bir şey.
Bunlar kar getirecek emeksiz para kazanılacak her oluşumun içinde olmak isterler ve çaba sağlarlar. Bu tür insanların kemikleşen bir siyasi fikrîde yoktur güç nerede ise onlar ordadır. Taraf olmak onların meslekleridir bunlar hep birilerinin adamıdır. Lider olamazlar, bir numara olamazlar ama çok güzel işlerini götürürler. Eğitimleri de öyle çok kayda değer değildir bunların. İş yerleri vardır ama dostlar alış verişte görsün der misali sözde iş insanı imajı veririler. Allah bu tür insanların insanlık âlemine kendi menfaatleri için daha fazla zarar vermeden vicdan sahibi olmalarını haramı helali en azından Korona sayesinde öğrenmelerini sağlar inşallah diyorum.
Ramazan ayı münasebeti ile elbette o şaşalı iftar yemekleri verilmiyor, kimileri ramazanlarda verilen iftar yemeklerine katılmaktan evinde bir iftar çorbası dahi içemiyordu.
COVİD 19’dan dolayı bu tür etkinlikler yapılamıyor dolayısı ile bu tür iftarları kaçırmayalar da zorunlu olarak ev saadeti yaşayıp ramazan akşamlarını evlerinde geçiriyorlar. Sokağa çıkma yasağı olduğu günler için bir yerlerden bir izin kopararak o günlerde sokağa çıkıp durum paylaşanlara da dokunmadan geçmeyelim. Efendiler sokağa çıkma yasağı bir zorunluluk sebebidir sağlık için önemlidir sizlerin o gün ve saatlerde dışarıda olmayı istemeniz size bir üstünlük kazandırmaz. Zaten genelge ile kimlerin sokağa çıka bileceği belirtilmiştir onlarda işyerlerini açarak yaşamın devamını sağlayanlardır.
Diğer taraftan sağlık personeli, emniyet güçleri bunlar bu zor dönemin yılmaz savaşçılarıdır bu kurumların her bir ferdini takdir ediyor şükranlarımı sunuyorum. Yetkililer özellikle Sayın Cumhurbaşkanımız Evde kalın diyorsa evde kalmamız gerektiğini aklımızdan çıkarmayalım. Güzel geleceklere diyorum.
Kalın sağlıcakla..