Bu pislikler evlerinde mutlu olmayan, huzursuz aile ortamından yorgun düşen genç nesil huzur ve mutluluk istemiyle kendini sokağa atıyor, ya da evine bir daha dönmüyor!

Nereye gideceğini, ne yapacağını bilmeden evden kaçan gençler sokakları teslim alan pisliklerin ağına takılıyor ve sonrası en acı tablo!

Sokaklar, uyuşturucu başta olmak üzere hırsızlık, dolandırıcılık, sahtekarlık, gasp, kadın ticareti yapan pisliklere teslim edilmişse ve çocuklarımız evimizde mutluluk arıyorsa bize düşen görev apaçık ortadır. Bize düşen çocuklarımızın en ihtiyacı olan sevgiyi onlara vermektir. Nasıl ki dışarıda bir karşılaştığımız bir arkadaş, dost, akrabanın yanındaki çocuklarının başlarını okşayıp onlara nasıl sevgi aşılıyorsak kendi çocuğuma bunu neden yapmayız? En büyük sahtekarlık burada yatıyor işte. Başkalarının çocuklarını seven ama kendi çocuğundan sevgiyi eksik eden bir ebeveyn!

Güvenlik güçleri sokakların güvenli hale gelmesi, pisliklerden temizlenmesi için çalışmalarında aksama yaşatmıyor. Çocukların aile içi ortamlarının iyileştirilmesi için ise Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri de tespit edilen ailelerin ortamlarında iyileştirmeler yapmak için kolları sıvıyor. Ancak dediğim gibi tespit edilen ailelere psikolojik destek sağlanıyor. Peki, tespit edilemeyen huzursuz ve şiddet dolu aile ortamları ne olacak?

Belediyelerin gençlerin sokaklardaki pisliklere bulaşmaması için kolları sıvaması için ne beklediğini merak ediyorum…

Belediyeler Muhtarlarla her daim iletişim halindedir. Her mahallede kaç genç olduğu ve bu gençlerin azami ölçüde de olsa aile yaşamlarını çok iyi bildiği de aşikar.

Belediyeler muhtarlar aracılığıyla her mahallede çeşitli atölyeler oluşturarak hem gençleri evlerindeki aile içi huzursuzluktan kurtarmak, hem de gençlerin yeteneklerini keşfetse ve onları geleceğe hazırlasa kim ne kaybeder bundan? Evet, kimse bir şey kaybetmez, ülke kendi gençlerini kazanır.

Müzik, dans, tiyatro, resim, heykel, edebiyat, felsefe, spor, vs. gibi dalların sergileneceği atölyelerin belediyeler eliyle kurulması hem sokakların pisliklerden temizlenmesine, hem de gençlerin kendilerini keşfetmesine imkan bulmasına yardımcı olmaya yetecektir.

Gönül belediyeciliği, sosyal belediyecilik bu ve benzeri faaliyetler örgütlemeyi emretmiyor mu? Ediyor. O zaman neyi bekliyoruz?