Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Diriliş Ertuğrul dizisine yönelik olarak sarf ettiği övgü dolu sözlerin, gurur verici olduğunu dile getiren Kemal Tekden, “Kendilerine sonsuz şükranlarımı arz ediyorum. Aslında bütün Türk milletine tercüman oldu sayın Cumhurbaşkanımız. Biz de bu güzel millete layık olmanın gururunu yaşıyoruz” dedi.
“Batı kalitesinde bir yapım”
Dizinin, başladığı 2 buçuk yıldan bu yana reyting sıralamasında üst sıralarda yer aldığını belirten Kemal Tekden, diziyi 7’den 70’e her yaştan insanın izlediğini söyledi. Diriliş Ertuğrul’un yurt dışında da ilgi gördüğünü ifade eden Kemal Tekden, “Bosna’ya gittiğimde, tanıdığım birinin çocukları beni, ellerinde kılıçlarla ‘Biz Ertuğrul’uz’ diye karşıladı. Katar Başkonsolosluğundan da izlediklerini ve çok beğendiklerini söylediler. Filistin’de Kudüs imamı bu düşüncelerini ifade etti. Balkanlar’da, Endonezya, Malezya gibi ülkelerde, Türk dünyasında ve Ortadoğu ülkelerinde de çok beğeni alıyor. Siz kaliteli bir şey yaptığınız zaman bunun karşılığı oluyor. Diriliş ’in manası, aksiyonu mükemmel olmakla birlikte çok üst seviye bir yapım. Batıda yapılan kalitede bir yapım. Yurtdışından gelip eğitim veren, destekleyen gruplar da var diziyi. Bu bakımdan Türkiye’de çıtayı çok yükseltti” diye konuştu.
“Diriliş tarih dizilerindeki anlayışı değiştirdi”
Diriliş Ertuğrul dizisinin, şanlı Türk tarihinin de hakkını verdiğini kaydeden Kemal Tekden, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yıllarca ihmal edilmiş bir ülkenin çocukları olarak bir Diriliş dönemini bu gün de yaşıyoruz. Oradaki kahraman, tarihte olmuş gerçekten büyük mücadeleler yapmış ve çok büyük başarılar elde etmiş, sonunda da onun başarıları sayesinde cihangirane bir devlet ortaya çıkmış. Bunu hissettiğimiz için oradaki sözler, yaşantılar bizim içimizde gizli veya ruhumuzun temellerinde olduğu için çok seviyoruz. Yıllarca batılı anlayışla Osmanlı Sarayı Bizans Sarayı gibi gösterilerek tarihimize bile hakaret edildi. Diriliş Ertuğrul bu anlayışı yıktı.”
“Kültür milli olmak zorunda”
Kültür sanat eserlerinde milli olmanın önemine değinen Kemal Tekden, “Kendi kültürümüzü dünyaya tanıtmak için milli olmak zorundayız. Kendi gençlerimizi milli yetiştirmek zorundayız. Ancak o da sadece okumak ve konferanslarla olmaz. İşte böyle görsel sanatlarla, televizyonla, sinemalarla bunu takviye ederek, çok daha kalbine işleyerek gerçekleştirebiliriz” ifadelerini kullandı. (İHA)
