Yanlış dış politika yüzünden Türkiye’nin he güvenlik hem de ekonomik açıdan büyük bedeller ödediğini belirten Ataş, “Ülkesi dışına göç eden Suriyelilerin yüzde 50’si Türkiye’ye göçmüştür. 250 binin üstünde Suriyeliye vatandaşlık verilmiştir. Milletimiz yoksullukla, pahalılıkla mücadele ederken AKP hükümeti Türk Milletinin alın terine ihanet etmiştir” sözleriyle de dikkat çekti. Ataş, “Türk genci iş bulamazken milyonlarca Suriyeli kayıt dışı çalışmaktadır. Milletimizi yardıma muhtaç hâle getirenler Suriyelilere yağmur gibi yardım yağdırmaktadır” dedi. Ataş, Suriyelilerin doğurganlık hızına da dikkat çekti. Türkiye'de 2022 yılı verilerine göre doğurganlık hızı 1,62’yken ve sürekli düşüş eğilimi gösterirken Türkiye’deki Suriyeli kadınların doğurganlık hızının 5,3 seviyesine ulaştığını ve bu oranın sürekli arttığına dikkat çeken Ataş, “Önlem alınmazsa Türk vatandaşları öz yurdunda garip, öz vatanında parya kalacaktır” dedi.
İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) yaptığı konuşmada “AKP iktidarının Türk dış politikasındaki en büyük eseri Türkiye’nin ciddi bir itibar kaybıyla karşı karşıya olmasıdır” dedi. İktidarın dış politika zikzaklarını bir kez daha gözler önüne seren Milletvekili Ataş, “Türkiye’nin itibarı cumhuriyet tarihinde eşine rastlanmayacak kadar zedelenmiştir” diye konuştu.
21 YILDIR BİZE HEMEN HEMEN HER GÜN STRATEJİK HAMLE VADEDEN ANCAK HER SEFERİNDE YANILTAN BİR İKTİDARLA KARŞI KARŞIYAYIZ
“AKP dönemindeki dış politika anlayışı Türkiye'yi diplomatik çıkmazlara sürüklemiş, uluslararası alanda güvenilirliğimizi erozyona uğratmıştır” diyen İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, “AKP iktidarında hemen hemen her konuda yaşadığımız sıkıntılar Türk dış politikasında da yaşanmaktadır. AKP iktidarının Türk dış politikasındaki en büyük eseri Türkiye’nin ciddi bir itibar kaybıyla karşı karşıya olmasıdır. Müzakere yeteneğini kaybetmesi ise bu itibar kaybının en önemli sonuçlarındandır yani AKP dönemindeki dış politika anlayışı Türkiye'yi diplomatik çıkmazlara sürüklemiş, uluslararası alanda güvenilirliğimizi erozyona uğratmıştır. 21 yıldır bize hemen hemen her gün stratejik hamle vadeden ancak her seferinde yanıltan bir iktidarla karşı karşıyayız. Türkiye’nin itibarı cumhuriyet tarihinde eşine rastlanmayacak kadar zedelenmiştir. Dış politikada sürekli değişen bir gün dost bir gün düşman ilan ettiğimiz politikalar ülkemizi ciddiyetsiz bir duruma düşürmüştür ve tabii ki dost bildiklerimizin bile ne zaman düşmanımız olacağını kestiremediğimiz bir dış politika anlayışıyla karşı karşıyayız” şeklinde konuştu.
AKP DIŞ POLİTİKADA DA ETKİSİZDİR!
Rusya-Ukrayna savaşından İsrail-Filistin savaşına, Libya'dan Afganistan'a, Irak’tan Suriye’ye kadar uzanan geniş bir coğrafyada yaşanan sorunlarda Türkiye dış politikasının ne kadar etkisiz kaldığının ortada olduğuna dikkat çeken İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, “Küresel emperyal güçler arasındaki hegemonya mücadelesine bağlı olarak şekillenen pazarlıklı dış politika anlayışı maalesef ülkemize kayıplar yaşatmaktadır. Tarihsel olarak baktığımızda Türkiye’nin dış politikası Lozan Anlaşması’ndan doğan statükonun korunmasına odaklanmıştır. Türkiye’nin bu politikası akılcı şekilde bölgesinde hep dengeleri koruma amacını taşımıştır. Türkiye, cumhuriyetten bile çok öncesinde başlayan Batılılaşma yolculuğuna cumhuriyetten sonra daha hızlı şekilde devam etmiş, batıya yakın bir politika izleyerek çoğu Orta Doğu devletlerinin aksine demokratik bir cumhuriyeti benimsemiştir” dedi.
TÜRKİYE BU FELAKETİN FATURASINI SADECE EKONOMİK OLARAK DEĞİL, AYNI ZAMANDA GÜVENLİK VE ULUSAL ÇIKARLARI AÇISINDAN DA AĞIR BİR ŞEKİLDE ÖDEMEKTEDİR
AKP döneminde Türkiye’nin dış politikasında net bir istikamet belirlemenin imkansız hale geldiğini ifade eden Milletvekili Ataş, şunları söyledi: AKP iktidarının ilk döneminde doğru olarak Avrupalılaşma sürecini takip etmiş ancak 2007 yılı sonrasında dış politika açılımları, özellikle İsrail’le ilişkilerde yaşanan gerginliklerle birlikte Avrupa’dan uzaklaşmaya başlamıştır, 2013 yılından sonra ise Türkiye’nin dış politikasında net bir istikamet belirlemek bile imkânsız hâle gelmiştir. Bu dönemde AKP'nin dış politikasında pragmatizm ve stratejik bir yaklaşımın yerine taktik öncelikler, iç siyaset ve zikzaklar görülmüştür. Geleneksel Türk dış politikası terk edilmiş, yerine hiçbir yararı olmayan, tam aksine birçok zarara sebep olan, akılcılık ve devlet menfaatlerinden uzak Yeni Osmanlıcılık ve İslamcılık gibi politikalar izlenmiştir. AKP iktidarının bu akılcılıktan uzak politikalarının acı sonuçlarını ise hep beraber yaşayarak görmekteyiz. Bakıldığında cumhuriyet tarihimizde bizi doğrudan en çok etkileyen meselelerden biri de Türkiye’nin Suriye politikasıdır ancak AKP'nin Suriye politikası en başından beri sürdürülebilir temele dayanmayan ve ulusal çıkarlarla örtüşmeyen bir istikamet izlemiştir. AKP iktidarında Türkiye Cumhuriyeti’nin Suriye politikası, Esad'la diyalog, Esad'a karşı durma, şimdi ise tekrar Esad'la diyalog kurma çabası şeklinde devam etmektedir. Bunun kaçınılma sonucu olarak da Türkiye’nin Suriye politikası âdeta bir felakete dönüşmüş durumdadır. Türkiye bu felaketin faturasını sadece ekonomik olarak değil, aynı zamanda güvenlik ve ulusal çıkarları açısından da ağır bir şekilde ödemektedir.
MİLLETİMİZ YOKSULLUKLA, PAHALILIKLA MÜCADELE EDERKEN AKP HÜKÛMETİ TÜRK MİLLETİNİN ALIN TERİNE İHANET ETMİŞTİR
Türkiye'de resmî rakamlara göre 3,5 milyona yakın Suriyeli bulunduğunu kaydeden İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, “Üstelik resmî rakamların gerçeği yansıtmadığı, kayıt dışı milyonlarca Suriyelinin bu sayıya dâhil olmadığı hepimizce bilinen bir gerçektir. Yani AKP iktidarının hatalı dış politikası yüzünden Türkiye dünyanın en fazla sığınmacı bulunduran ülkesi konumuna gelmiştir. Ülkesi dışına göç eden Suriyelilerin yüzde 50’si Türkiye’ye göçmüştür. 250 binin üstünde Suriyeliye vatandaşlık verilmiştir. Cumhuriyetin akılcı dış politikası geleneğini terk edip Osmanlıcılık oynayan AKP yüzünden Suriyelilere harcadığımız para 185 milyar dolardır. Milletimiz yoksullukla, pahalılıkla mücadele ederken AKP Hükûmeti Türk milletinin alın terine ihanet etmiştir. Türk genci iş bulamazken milyonlarca Suriyeli kayıt dışı çalışmaktadır. Milletimizi yardıma muhtaç hâle getirenler Suriyelilere yağmur gibi yardım yağdırmaktadır” ifadelerini kullandı.
TÜRKİYE’DEKİ SURİYELİ KADINLARIN DOĞURGANLIK HIZI SÜREKLİ ARTIYOR! ÖNLEM ALINMAZSA…
Türkiye'de 2022 yılı verilerine göre doğurganlık hızı 1,62’yken ve sürekli düşüş eğilimi gösterirken Türkiye’deki Suriyeli kadınların doğurganlık hızının 5,3 seviyesine ulaştığını ve bu oranın sürekli arttığına dikkat çeken İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, “Bu duruma önlem alınmazsa Türkiye Cumhuriyeti’nin zaten değişmeye başlayan demografik yapısı artık telafi edilemez şekilde değişecek, üniter yapı ve Türk kimliği ciddi tehdit altına girecek, Türk vatandaşları öz yurdunda garip, öz vatanında parya kalacaktır. Bu artık dış politikada yapılan bir hatayı da geçmiştir, bu artık Türk milletine ihanet boyutuna gelmiştir. Buradan Türk milleti adına çağrıda bulunuyorum: Bu hatalı politikadan vazgeçin, bir an önce sığınmacıları göndermeye başlayın, aksi hâlde Türk milletine en büyük ihaneti siz yapmış olursunuz” dedi.
AKP İLE TÜRK MİLLETİ SÜREKLİ BEDEL ÖDÜYOR
AKP’nin iktidara geldiği günlerden bugüne dış politikada yaptığı hatalar yüzünden Türkiye Cumhuriyeti devletinin ve Türk milletinin sürekli bedel ödediğine dikkat çeken İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, “Türkiye, doğrudan ulusal çıkarlarını ilgilendiren konuların hemen hepsinde diplomatik olarak yalnızlaşmış, haklıyken bile haksız duruma düşmüştür” şeklinde konuştu.
BUGÜN İSRAİL'E GÖSTERMELİK TEPKİLER VEREN AKP'NİN MAVİ MARMARA FİYASKOSUNDA TAKINDIĞI TAVRI DA HATIRLATALIM!
Milletvekili Dursun Ataş, “Doğu Akdeniz başta olmak üzere, Türkiye’nin diplomatik güçsüzlüğünü fırsat bilen tüm muarızları Türkiye’ye karşı birleşmiştir; Yunanistan hakkı olmayan adalarda hak iddia etmiştir. Rahip Brunson olayında hukukun hiçe sayılması, tutarsız ve hamasi dış politika yüzünden ABD, Türk ekonomisine büyük zarar vermiştir. ABD askerleri Süleymaniye'de askerimizin başına çuval geçirdiğinde ABD’ye nota vermeyip bir de üstüne ‘Ne notası, müzik notası mı?’ diye dalga geçenler, üst düzey siyasilerle yakın ilişkisi olan Rıza Zarrab’ın can güvenliğinden endişe ettiği için ABD’ye 2 defa nota vermiştir. ABD başkanlarından biri beysbol sopası gösterirken, diğeri ‘Aptal olma’ diye mektup yazmıştır. Onlarca askerimiz Suriye'de katledildikten sonra Putin, Erdoğan'ı kapıda bekletip Cumhurbaşkanı üzerinden Türkiye’nin diplomatik şahsiyetini canlı yayında tüm dünyaya rezil etme cüreti göstermiştir. Tüm dünya ABD'ye Biden'ın ‘Ermeni soykırımı’ demesi nedeniyle bir tepki gösterilmesini beklerken Erdoğan ‘Hamdolsun, hiç gündeme gelmedi’ demiştir. Bugün Avrupa ülkeleri Türk vatandaşına vize randevularını askıya almaktadır. Yine, dış politikada devlet aklıyla hareket edilmemesi yüzünden 2,5 milyar dolar da para ödediğimiz S-400 hava savunma sistemi aktif hâle getirilememiştir. Üstelik bu F-35 programından çıkarıldık, dünyanın en iyi savaş uçağı hâline gelecek F-35’ten olduk. F-35 projesine yatırdığımız 1,4 milyar dolar gitti, F-35 üretim sisteminin yıllar içerisinde bize getireceği ihracat rakamı olan tam 11 milyar doları da çöpe attık. Şimdi, ne olacak; kimse bilmiyor. Örnekler saymakla bitmez ama AKP'nin dış politikadaki Türkiye'yi yıllardır düşürdüğü durumun özeti işte budur. Bugün İsrail-Filistin savaşında İsrail'e göstermelik tepkiler veren AKP'nin Mavi Marmara fiyaskosunda takındığı tavrı da hatırlatmak isterim. İsrail tarafından 10 Türk vatandaşı uluslararası sularda katledilmişken Mavi Marmara gemisini organize eden İHH’yı hedef göstererek ‘Gazze'ye giderken bana mı sordunuz’ diyen kimdi?
BUNA DERHAL SON VERİLMELİDİR!
AKP’nin sürekli U dönüşleri ile Türk tarihinin en kötü diplomasisini yürüttüğünü söyleyen İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, “Özetle, dış politikayı iç siyaset malzemesi yapan, cumhuriyetin bütün diplomasi temayüllerini yok sayan, ülkemizi bütün komşularıyla sorunlu hâle getiren, sürekli U dönüşleri yapan, Türk tarihinin en kötü diplomasisini yürüten AKP tüm bunların bedelini vatandaşa ve ülkemize yüklemiştir. Açıkça görüldüğü üzere AKP dış politikada Türkiye'yi oradan oraya savurmaktadır. Buna derhâl son verilmeli, Türk diplomasisi geleneğine uygun davranılmalıdır. Kişisel dostluklara dayalı dış politika değil; Atatürk'ün gösterdiği istikamette güçlü, millî, tutarlı ve istikrarlı bir politika izlenmelidir” dedi.