Fatih’te 4 Ekim günü gerçekleşen vahşet herkesin kanını dondurdu. 19 yaşındaki Semih Çelik adlı şahıs, iki genç kızı vahşice öldürdükten sonra Edirnekapı surlarından kendisini boşluğa bırakarak intihar etti. Yaşanan dehşet olay sonrası katilin mahallesindeki insanlar açıklama yaptı. 

dehşet

4 Ekim günü Türkiye’yi ayağa kaldıran iki cinayet işlendi. İstanbul Fatih’te Semih Çelik adlı 19 yaşındaki şahıs, birisi sevgilisi diğeri ise yıllardır takıntılı olduğu ortaokul arkadaşı olan iki genç kızı öldürdü. Mahallesi Fevzipaşa Caddesi’nde kasaplık yapan Semih Çelik, İkbal Uzuner (19) ve Ayşenur Halil’i (19) yarım saat arayla katletti. Edirnekapı surlarının üzerine çıkan Semih Çelik, öldürdüğü İkbal Uzuner’in başını kesip aşağı attı. Ardından boğazına ip geçiren katil zanlısı, surlardan atlayarak yaşamına son verdi. 

‘Arada sırada yüzünü görürdük’

Hürriyet’in haberine göre, Semih Çelik’in mahalle esnafı katil zanlısını şu şekilde anlattı: 

“Arada sırada yüzünü görürdük, selam dahi vermezdi. Sadece buradaki evine yatmaya gelirdi.”

Olay günü yaşananları aktaran mahalle sakini, Çelik’in sokağın karşısındaki fırına gelerek üstünü gösterdiğini ve “Üstüm nasıl olmuş, iyi mi?” diye sorduğunu belirtti. 

Kayseri İtfaiye Daire Başkanlığından  moral ziyareti Kayseri İtfaiye Daire Başkanlığından moral ziyareti

Surlardaki vahşette korkunç detay: Önce çizmiş sonra uygulamış!

‘Kız arkadaşım gelecek, kahvaltı yapacağız’ demiş’

Semih Çelik’in sokağında emlakçılık yapan Uğur Yılmaz (49), ise şu ifadeleri kullandı:

“Bizim mahallemiz köy gibidir, herkes birbirini tanır. Ancak biz, kendisini ve babasını tanımıyoruz. Çok az görürdük. Hele annesini hiç bilmiyoruz, sanırım Ankara’da kalıyormuş. Olay günü sabah babasıyla konuşuyor, babasına ‘Kız arkadaşım gelecek, kahvaltı yapacağız’ diyor. Babası da evden çıkıyor. Sonra öğreniyoruz ki çocuk iki kişiyi öldürmüş. Kasap olduğunu duyduk ama nerede, bir şey bilmiyoruz"

‘Temiz yüzlü, sakin bir çocuktu’

70 yaşındaki mahalle sakini Hasan Şahin, ise katilin sakin birisi olduğunu söyleyerek, “Semih Çelik’i birçok kez gördüm ama yalnızca gördüm. Temiz yüzlü, sakin bir çocuktu. Ancak bir diyaloğumuz, merhabalaşmamız yoktu. Buraya da birkaç sene evvel taşınmışlar, o zaman bina inşaat halindeymiş. Bırakın böyle bir olayı, hırsızlık bile olmazdı bizim mahallemizde, kapıda anahtar bırakırdınız. Böyle bir şey yaşanması çok kötü ve üzücü” dedi.

Kaynak: Haber Merkezi