Orada şüphelilerden birinin kadın yakını bana, “sen kimsin seni bitireceğim, senin fotokopini çektim” şeklinde tehditler savurdu. Şimdi ben ona kim olduğumu anlatacağım.
Ben gece gündüz demeden siz ve sizin gibi vatandaşlarımız haber alsın diye çalışan biriyim.
Kadın olmama rağmen (ki bu benim için önemli değil) sahada her daim çalışan, tehlikeli, tehlikesiz demeden haber peşinde koşan biriyim.
Sırf vatandaşın haberi olsun diye, özel hayatını bile yok sayan, habere, işine her şeyden çok önem veren, ailesine, arkadaşlarına, dostlarına zaman ayıramayan biriyim.
İşini en iyi yapıp toplum yararına çalışmak için, sizin haberiniz olsun diye çırpınıp didinen biriyim.
Bunları yaparken, sizlerin acılarına, sevinçlerine, üzüntülerine, hüzünlerine ortak olan biriyim.
Haber yaparken taş gibi dursam da üzüntüden eve gidip, “inşallah bugün kimseyi üzmemişimdir, inşallah suçsuz kimseyi çekmemişimdir” diyerek üzülen biriyim.
Siz sanıyorsunuz ki gazeteciler taş kalpli işlerini yapıp çekip gidiyorlar. Tek dertleri bizim açığımızı, üzüntümüzü yayınlamak.
Ben mesleğimi zevk alarak yapan ama sizlerin üzüntüsünden zevk alan biri değilim.
Yani ben gazeteciyim.
Bana ‘Adalet Bakanlığı çalışanıyım’ diyen kadın hakkını Adalet Sarayında aramak yerine, beni hastanede tehdit etmeyi, bana hakaret etmeyi tercih etti. Ama ben hakkımı adalette arayacağım. Çünkü emsal olmazsa gazetecilere saldırılar devam edecek. Umarım adalet yerini bulur. Gazeteci arkadaşım Güler Ruhsar Aktaş olayı duyup beni aradığında, “güvenlikten copu alıp bizlere saldıran orada silah olsaydı alıp bize mi sıkacaktı?” diye sordu. Arkadaşıma hak veriyorum. Bizler gerçekten her an tehdit altında çalışıyoruz ve güvenliğimiz yok. Başımıza bunlar gelirken, bizi koruyacak kimse yoktu.
Ve biz sadece gözaltına alındıklarında çekmiyoruz, haber yapmıyoruz şüphelileri, aklandıklarında ya da serbest bırakıldıklarında da haber yapıyoruz.
Dün Erciyes Üniversitesi’nde gözaltına alınan 32 şüpheliden 2’si tutuklanırken 30’u adli kontrol şartıyla serbest bırakıldılar. Yani hala soruşturmaları devam ediyor. Biz aynı şekilde yine haber yaptık.
Objektif gazetecilik bunu gerektirir ayrıca bizim kimseyle şahsı husumetimiz falanda yok. Tek derdimiz mesleğimizi en kaliteli şekilde yapmak ve kamuoyunu bilgilendirmek.
Hiçbir meslektaşımızın başına böyle bir durum gelmemesi için suç duyurusunda bulunacağım.