Öyle bir beklentiyle gittim ki anlatamam. Şener Şen var sonuçta fragmanını bile izlemeden afişi gördükten sonra bu filme gidilir dedim. Sinemanın yolunu tuttum.
Filmden kısaca bahsedeyim; Şener Şen'in canlandırdığı Mazhar karakteri, iş kolik bir baba. Her yerde tek düşündüğü şey aile şirketi. Hayatının her alanında işten başka hiçbir şey işle uğraşmıyor. Bu arada işten çıkarttığı bazı işçileri yolunu kesiyor ve beddualar ediyor. O kadar katı bir adam ki kesinlikle bunlardan etkilenmiyor. Ve bir kaza geçiriyor. Kazadan sonra Mazhar'ın hayatı tamamen değişiyor. Mazhar yaşadığının farkına varıyor. Gücü ve parayı temsil eden Mazhar kazadan sonra hayatın, mutluluğun ve vicdanın temsili oluveriyor. Bu ailesinin pek hoşuna gitmiyor. Böylece olaylar gelişiyor.
Konusu itibariyle zaten çok durağan bir film. Bunu birde uzun tutmuşlar. Hiç çekilmez olmuş. Gişede çakılması normal dedim. Film arasından sonra inanın salonda kimse kalmadı.
Muhteşem olarak nitelendirebileceğim tek şey vardı: Rutkay Aziz ve Şener Şen'in oyunculuğu. İki usta oyuncunun buluştuğu sahneler zevk alarak izlediğim sahnelerdi diyebilirim. Ayrıca filmin sonu da yoktu. Oturtulamamıştı ve eksiklikler çoktu. Son olarak, 'tavsiye eder misin?' diye soran arkadaşlarım olduğunda, 'gidecek başka film yoksa git' diyorum.