Sakarya yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi," ABD Başkanı Joe Biden, 24 Nisan 2021 tarihin de,1915-1923 dönemini, soykırım dönemi olarak tanıdığını, Türkiye yi ve de dolaylı olarak da, Türkiye’nin bölge ülkeleriyle olan ittifakını hedef aldığını açıklamıştır.
Ayrıca hedefinin”tekrarlanmasını engellemek” olduğunu da ifade ederek, batı asya da kuracağımız Kürdistan devleti ni ( Büyük İsrail Devletini) engellemeye kalkmasın demek tedir.. Çünkü ABD,
Türkiye’nin PKK ile mücadelesini de ‘’Kürt Soykırımı” olarak ifade etmektedir.
Bu gün ABD, Karadeniz de, Gürcistan, Ukrayna, Romanya ve Bulgaristan daki askeri üsleriyle, Ege ve Dogu Akdeniz de, Dedeağaçtan Girit’e kadar, Yunanistan üsleriyle, Güney Kıbrıs Rum kesimindeki askeri yığınağı ile Suriye ve Irak ın kuzeyinde ki askeri namlulariyla, Türkiye yi ve bölgeyi hedef almış durumdadır.
Biden in açıklamaları işte bu harita içinde değerlendirilmelidir.
ABD, Asya yı hedefleyen stratejilerini, Türkiye den başlayarak planlamaktadır.ABD, Asya yı hedefleyen stratejilerini, Türkiye den başlayarak planlamaktadır.
Türkiye nin dört cephesine yığılan, ABD silahlarının küresel anlamı budur.
Oysa, ABD nin emperyalist sikah aracı olan Ermeni Soykırımı yalanı, AİHM de görülen, Perinçek- İsviçre ve Ali Mercan/ İsviçre davalarında alınan kararlarla, hukuk düzlemin de bitirilmiştir.Genel başkan sayın Dogu Perinçek önderliğin de yürütülen, 10 yıllık mücadele sonunda AİHM, 1915 olaylarını, Yahudi Soykırımı ile, aynı sınıflama içinde bulunmadığını karara bağlamış ve uluslararası yargıda, iştihat olußturmuştur. Bu iştihat a göre, mahkeme kararı yoksa, soykırım yoktur. Hiçbir devlet başkanı, hiçbir parlamento soykırıma hükmetme yetkisi yoktur denilmiştir.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreter Sözcüsü ne, Biden in Ermeni soykırımı tanıması konusuna ilişkin soru üzerine; “Yargı hükmü olmadan, soykırım saptamasın da bulunulamayacağını” dünya kamuoyuna açıklamıştır.
Ne yazık ki, BM Genel Sekreterliğine kavrattığımız AİHM kararını, Türkiye yönetimine ve bir çok kişiye kavratamadık.
Çünkü, soykırım kavramı hukukî bir kavramdır. Tek hüküm verici merci, iddia edilen yerde ki mahkemeler veya, Uluslararası (AİHM) Mahkemeler dir.
Türkiye hükümetini buradan uyarıyoruz.!! AİHM de kazanılan mevziyi görmezden gelmek, aymazlıktır. Türkiye nin kazanmış olduğu haklı gücünü görmezden gelmek tarihi bir hatadır.
Sorunu Türkiye hukuken çözmüştür.
Ancak, emperyalist tavrını sürdurerek silahla tehdit eden ABD ye, sözle veya kınayarak cevap verilemez. Türkiye Cumhuriyeti hükümeti nin
derhâl eyleme geçilerek yanıt vermesi, tarihsel bir görevdir.
Vatan Partisi nin hükümete yakıcı önerileri şunlardır;
1- incirlik üssü ve Kürecik TSK nın kontrolüne alınmalı,
2- Suriye ile tam anlaşma sağlanarak, PKK terör örgütünü güney doğu da,tamamen bitirmek,
3- kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti nin tanınması için, derhâl harekete geçilerek, tanımaya hazır olan, Abhazya, Kırım, Rusya, Azerbaycan la karşılıklı yarar temelinde görüşmelere başlamak.
4- HDP/PKK yı derhâl kapatmak tır.
Hükümeti bu tarihi sorumlulukları yerine getirmeye davet ediyoruz."