Aradan çok uzun zaman geçmemiş olmasına rağmen onu çok özledim. Onla şakalaşmalarımızı, PlayStation 3 oynamayı başta olmak üzere, muhabbetin dibine vurmayı çok özledim. Her ne kadar Playstation da hiç acımayarak beni her defasında yenmiş olsa da, olsun. Can kuzenime yenilmeyi bile özledim. 

Bazı insanların kardeş olması için aynı anne ve babadan olmuş olması gerekmez. Aynı düşüncelere, aynı sıcaklığı ve aynı ahde vefayı taşımış olması kişilerin kardeş olması için yeterlidir. Böyle bir insan olan ve benim kardeşim olan kuzenim, benim için hep farklı olmuştur. Tabii farklılıklarını gösteren birbirinden değerli kuzenlerimde var elbet. Hepsinin yeri farklı ama Ceyhun, bize dayımın  emaneti. 

 

Aslan kardeşim için söylenecek çok söz, yazılacak çok şey var ama yazımı burada sonlandırırken can kardeşime tekrar hoşgeldin diyorum. 

 

(Can ben Kayseri’ye geldim) Kayseri şimdi seninle daha güzel olacak kuzen, tıpkı İstanbul’un olduğu gibi...