1950 yılında başlayan Kore Savaşı sırasında yaşanan gerçek bir hikayeden uyarlanan film sinemalarda gişe rekorları kırıyor. Oscar öncesi katıldığı uluslararası festivallerde ülkemizi en iyi şekilde temsil eden AYLA, festivallerden ödülsüz dönmüyor. Güney Afrika’da düzenlenen Cape Town Uluslararası Film Festivali’nde Mustafa Presheva ile En İyi Kurgu Yönetmeni Ödülü’nün sahibi olan film, şimdi de Uluslararası Asya Film Festivali’nde izleyicilerin oylarıyla “En İyi Film” seçildi.
*****
Hikayesi bu güzel filmi, geçtiğimiz Pazar günü izleme fırsatı yakaladım. Sinema salonu adeta tıka basa doluydu. Oturacak yer kalmamış, gözler dolmuştu. Kore savaşına katılan Türkiye'deki bir gazinin yaşadığı gerçek bir hikaye üzerine çekilmiş film, oyunculuk ve çekimleri ile başarısını ortaya koydu. Türkler çekmişse ne kadar güzel olur ki! algısını bozacak cinsten olduğunu, aldığı ödüllerle şimdiden gösterdi. Film o kadar etkiledi ki filmin sonunda 'Bitiş' yazısını gördüğümüz halde sanki devam edecekmiş gibi gözlerimizi perdeden alamadık. Ağlayanlar, gözleri parlayanlar ve kendini yılların koynuna bırakmışçasına yaşayan hüzünlü yüzler gördüm. Filmin Oscar'lık olduğu elbette aşikar. Çekimleri, konusu ve kurgusu gerçekten yerli yerinde ama, içerisinde kahramanlığı anlatılan Türk ordusu olduğu için o ödül bize çok çok uzak. (fazlasıyla hak etse bile) Oscar denilen bu prestijli ödül, ABD ve İsrail'in ortaklaşa yürüttüğü bir politikanın ürünü. (yani siyasi çıkara dayalı veriliyor) Bu sebepten ötürü bizlerin bu ödülü alması imkansız. AYLA, aile ile izlenebilecek güzel bir film. Bizlere tavsiye ettiler, sizlere tavsiye ederim...
NOT: Bu güzel filme, verilen onca emeğe haksızlık etmek istemediğim için filmin içeriği ile ilgili yazmak istemedim.