İstismar türlerinden cinsel istismarın dile getirilmesi anlamındaki Kayseri’deki çalışmaların sayısının azlığı da dikkat çekicidir.
Kayseri’de çocuk istismarındaki yaş sınırlaması mağduriyet yaşının düştüğünü de takip ettiğim davalardan gözlemliyorum.
Bilinçli bir aile yapısı, internetin, TV’nin, sosyal medyanın ve teknolojinin bilinçli olarak kullanılması konusunda kentte hiçbir çalışmanın yapılmaması gözlerden kaçmıyor.
Suç sayılan cinsel amaçlı davranışlara maruz kalanların çeşitli gerekçelerle bunları saklamaya çalıştıkları ve çoğunlukla hukuki prosedürler başlatmak için girişimde bulunmadıkları ve çok azının yargıya yansıdığı ortadayken bir an önce çözüm odaklı cinsel istismar ile ilgili mücadele edilmeli.
Her gün onlarca dava görülüyor, cinsel istismar davalarının çoğu da çocuğa karşı işlenmiş ancak bunun için hiçbir önlem alınmıyor.
Aileler neden bilgilendirilmiyor, caydırıcı cezalar olmasına rağmen bu iğrençliklerin önüne neden geçilemiyor?
Daha dün adliyeden yaptığımız bir haberde tutuklu sanık H.A.N.’nın 14 Temmuz 2015’te Melikgazi ilçesine bağlı Battalgazi Mahallesi’nde yolda karşılaştığı o zaman 9 yaşında olan mağdure T.E. ile bir süre sohbet etti. İddiaya göre daha sonra mağdureyi virane bir binaya götüren H.A.N., cep telefonundan T.E.’ye müstehcen fotoğraflar gösterdi. Çocuğa cinsel istismarda bulunduğu iddia edilen H.A.N., mağdureye ‘Bu gördüklerinin aynısını sen de bana yapacaksın’ dedi. Mağdure T.E. şüphelinin dalgınlığından faydalanarak H.A.N.’ye taş fırlatıp, olay yerinden kaçtı. İlk gördüğü kişiye yaşadıklarını anlatan T.E., hemen polis çağrılmasını istedi. Polis ekipleri olay yerine geldi ancak H.A.N.’nin kaçtığı tespit edildi. Şüpheli H.A.N. 2 yıl sonra polis ekiplerince Ankara’da yakalandı. Savcı, mütalaasında sanığın ‘çocuğun cinsel istismarı’ ve ‘hürriyeti yoksun kılma’ suçlarından cezalandırılmasını talep etti.
Okuyun iyice, okuduklarınıza inanamadıysanız bir daha okuyun.
Daha 9 yaşında bir çocuğa bu nasıl yapılır, nasıl bir zihniyettir?
Gerisini siz düşünün.