Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Suriyeyi’nin kuzeyinde Afrin'deki operasyonları sürerken, Diyanet İşleri Başkanlığı, 81 ildeki tüm camilerde 'Cihâd: Allah yolunda canla ve malla mücadele' başlıklı cuma hutbesi ile ‘cihat’ kavramını işleyerek operasyona desteğini sürdürdü.
‘CİHÂD: ALLAH YOLUNDA CANLA VE MALLA MÜCADELE’
Sahabiye Mahallesi Hacı Mehmet Küçükçalık Camii’nde imamın okuduğu Cuma hutbesinde, “Aziz Müminler! Cihâd, Allah yolunda harcanan emeğin, Hak uğrunda verilen mücadelenin adıdır. Cihâd, müminin, bütün varlığını seferber ederek Yüce Rabbinin rızasını kazanma çabasıdır. Cihâd, mukaddesatı korumak için beden, dil, fikir ve gönülle kararlılık göstermektir. Haksız bir saldırı, yok etme, sömürme ya da zulmetme mücadelesi değildir cihâd. Aksine Müslüman’ın, vatanında şerefi, kimliği ve özgürlüğüyle var olma; imanını, bayrağını, istiklâlini ve haysiyetini muhafaza etme azmidir. Cihâd, zulme ve zalime karşı, bir milletin hukukunu savunma gayretidir. Hakkı tutup kaldırma, yeryüzünde barış, huzur, adalet ve iyiliği yayma gayesidir. Kıymetli Müslümanlar! Yüce Rabbimiz, Kur’ân-ı Kerim’de Allah’a ve Resûlüne iman eden kimselerin mallarıyla ve canlarıyla Allah yolunda cihâd ettiklerini anlatmaktadır” denildi.
“İNTİHAR SALDIRILARININ İSLAM’IN CİHAD ANLAYIŞI İLE ALAKASI OLAMAZ”
Hutbede, ayrıca son yıllarda insaf ve vicdanını yitirmiş cinayet şebekelerinin yaptığı ve Müslümanlara mal edilmeye çalışılan intihar saldırılarının, vahşet ve şiddetin İslâm’ın cihâd anlayışı ile yakından uzaktan alakası olmadığı vurgu yapıldı.
“KAHRAMAN ORDUMUZU MUZAFFER EYLE”
Öte yandan millet olarak canımızla ve malımızla bir beka mücadelesi verdiğimizi, Mehmetçiğin, inancımız, bayrağımız, vatan toprağımız uğrunda hiç çekinmeden varlığımızı feda edebileceğimizi bütün dünyaya bir kere daha gösterdiği ifade edilen hutbede askerimize şu dua yapıldı: “Ömrünün baharında şehadet şerbetini yudumlayan her bir vatan evladı, adeta bizlere Rabbimizin şu müjdesini haykırıyor: “Allah yolunda öldürülenlere sakın ‘ölü’ demeyin. Onlar diridirler. Ancak siz bunu idrak edemezsiniz.” Aziz Müminler! Bu varlık mücadelesinde hepimize sorumluluk düşüyor. Bu sorumluluğun bir gereği olarak geliniz bu mübarek Cuma vaktinde hep birlikte Allah Teâlâ’ya gönülden şöyle niyaz edelim: Allah’ım! İstiklal ve istikbalimiz, birlik ve beraberliğimiz uğrunda mücadele eden kahraman ordumuzu muzaffer eyle! Huzurumuz ve değerlerimiz uğrunda canlarını feda eden aziz şehitlerimize rahmet, gazilerimize şifalar ihsan eyle! Fitne, fesat ve bozgunculuk peşinde koşanlara, milletimize ve ümmet-i Muhammed’e hile ve tuzak kuranlara karşı bize feraset, basiret, kuvvet ve dirayet lütfeyle! Bizleri cihâdın gerçek anlamını kavrayan, senin yolunda mücahede ve mücadeleden kaçmayan samimi müminler eyle! Rabbimiz! Sana inandık, sana güvendik, sana tevekkül ettik. Bizleri sensiz, sahipsiz, inayetsiz bırakma.”