Jeoloji Mühendisi Adnan Evsen, sosyal medya yayılan ve vatandaşları paniğe sevk eden “Depremden sonra Erciyes’te kayaçların yer değiştirdiği ve patlayacağı” yönündeki paylaşımlara yönelik rahatlatan açıklama yaptı.
Evsen, “Erciyes’in zirvesiyle ilgili kayaçların yer değiştirdiği yada şeklinin değiştiği yönünde iddialar var. Bu görüntüleri bende izledim. Erciyes’in zirvesindeki bu kayaçların şekil değişikliğinin sebebini sadece depreme bağlayamayız. Burada atmosferik şartlar var. Bütün bunların etkisiyle beraber bu kayaçların şekil değişikliğine uğraması bunlara bağlanabilir. Depremle doğrudan ilişkilendirmek zordur. Meydana gelen depremlerin Erciyes’i tetikleyeceği ve dağın patlayabileceği şeklinde görüş belirtenler oldu. Sadece depremlere bağlı olarak böyle bir çıkış noktası elde etmişler. Volkanik bir dağın patlayabilmesi için sadece depremlerin olması gerekmiyor. O bölgede tektonik bir aktivitenin olması gerekiyor. Bölgenin ısınması gerekir. Hava şartlarında bir değişikliğin olması lazım. Erciyes’in üzerindeki kar örtüsünün hava sıcaklığından ve magmatik faaliyetlerden erimesi lazım. Eğer Erciyes’te muhtemel bir patlama olabilecekse orada gaz çıkışlarının olması lazım. Üstelik bu gaz çıkışlarının içerisinde zehirli gazlarında olması gerekiyor ve bunlara bağlı olarak kuş gibi canlı ölümlerinin olması gerekiyor. Bunun dışında oradaki bacanın kapanmasından dolayı eğer aşağından yeni bir magmatik malzeme gelebilecekse bunun o bölgedeki alanda hacimsel büyümelerini gerçekleştirmiş olması gerekir” ifadelerini kullandı.
Erciyes’in patlaması için gerekli şartların oluşmadığını belirten Evsen, “Vatandaşların Erciyes’in patlamasıyla ilgili herhangi bir endişeye kapılmasına gerek yok. Erciyes’in patlamasını gerektirecek şartlar henüz gerçekleşmiş değil. Erciyes aktif bir volkanik dağdır. Ancak uykuda olan aktif bir volkanik dağ. Son 10 bin yıl içerisinde bir kere harekete geçmiş olan volkanik patlamalara biz aktif diyoruz ama uykuda. İnsanlarımızın korkmaması gerekir. Patlamadan önce makro gözlemlerin ortaya çıkması gerekir ama şuanda makro ve mikro gözlem anlamında ortaya çıkan bir husus yok. Kayseri ve civarında yaşayan insanların korkmasına, endişe etmesine ve evlerinden uzaklaşmalarına gerek yok” dedi.