Kayseri Deniz Postası TV Genel Yayın Yönetmeni Azim Deniz, 05 Şubat 2024 tarihinde evinden çıktığı sırada Adem Tembel tarafından silahlı saldırıya uğradı. Silahlı saldırıda Azim Deniz yaralanırken, silahlı saldırgan olay yerinden kaçan Adem Tembel ise Yozgat’ta yakalanarak cezaevine gönderildi.

Daha sonra yargılanan sanık Adem Tembel tahliye edilmişti. Gazeteci Azim Deniz’in avukatının adam öldürmeye teşebbüs olduğu yönünde tekrardan dava açıklamasının ardından, bugün Kayseri 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden dava görüldü.

Davada, olay gününü anlatan sanık Adem Tembel, Azim Deniz’i yıllardır tanıdığını sosyal medyadan sürekli takip ettiğini ve herhangi bir husumetinin olmadığını belirtti. Tembel ifadesinde, “Gazeteci Azim Deniz sosyal medya üzerinden benim hakkımda ‘kolpa’, ‘kolpaçino’ gibi ifadeler kullandı. Bu paylaşımlarını kaldırmasını istedim ancak kaldırmadı. Bu beni çevremde, arkadaş ortamında rencide oldum. Olay günü ise sabah 07.30 gibi evden çıktım. 08.00,  8.30 arası Azim Deniz'in evinin oradaydım Azim Deniz'in yanına konuşmak için gittim aramızda 3-4 metre mesafe vardı. Öldürme niyetim yoktu. Yaralama niyetim yoktu, konuşmak için gittim. Ancak elini çantasına atınca korktum, panik yaptım. Yere doğru ateş ettim. Daha sonra Azim Deniz bana küfür edince hedef gözetmeksizin bir el daha ateş ettim” dedi.

Davada söz alan Gazeteci Azim Deniz ise sanık Adem Tembel'in isminin dışında söylediği her şeyin yalan olduğunu ifade ederek, Sanık Adem Tembel’i hiç tanımadığını, hiçbir ilgisinin kendisiyle olmadığını söyledi.

Gazeteci Azim Deniz, “Adem Tembel’in adı sadece İYİ Parti içerisinde olan kavganın içinde figüran olarak geçti. Yaşanan kavgaya ilişkin ses kayıtlarının YouTube'da yer alıyor. Bu haberi sadece ben değil başka gazeteciler de yaptı. O haberde kendisini ilgilendiren hiçbir şey yok. Benimle hiçbir şekilde irtibata geçmedi. Kimse de bana bu konuyla ilgili ulaşmadı. Aradan bir yıl geçmesine rağmen iş yerimin de belli olmasına rağmen evimin yerini öğrenebilmek için keşif yapmış. Olay günü sabah saatlerinde evimden çıktığım sırada arka tarafından gelerek kalçamın yan tarafından ateş etti. Yaklaşık 40 santimetre aramızda mesafe vardı. Aşağıdan yukarıya doğru bir ateşleme söz konusu kurşun iç organlarının yan tarafından geçti. Adem Tembel’in yüzünü sadece 3-5 saniye olay anında gördüm. Daha sonra iki el daha ateş etti. Bunlar da dizimin sıyırdı. Daha sonra zile basıp haber vermek için evimin kapısına gittim. Ancak şahsın niyeti öldürmekti. Şahsın beni öldürmeye teşebbüs ettiği hem hastane kayıtları hem de bilirkişi raporlarında yer alıyor” diye konuştu. 

Gazeteci Azim Deniz, ayrıca Kayseri Park AVM gibi birçok şirketin sahibi olan Çetinsaya ailesinden Serhan Çetinsaya bu işin arkasında olduğunu düşündüğünü belirtirken Serhan Çetinsaya'nın kendisini tehdit ettiğini, kendisinin hem iş adamı hem de Beşiktaş Futbol Kulübü Asbaşkanı olduğunu belirtti.

Mahsur kalan 2 çoban ve 600 koyunu kurtarmak için zamanla yarıştılar! Mahsur kalan 2 çoban ve 600 koyunu kurtarmak için zamanla yarıştılar!

Gazeteci Azim Deniz Serhan Çetinsaya ile ilgili olarak, “Bir daha haber yapmama konusunda beni tehdit etti. Bu olaydan bir gün önce ise AK Parti Milletvekili aday tanıtım toplantısında vekillerin atkılarında, Kayseri Park reklamı vardı bunu eleştirdim. Bu eleştiriden sonra bu olay gerçekleşti. Serhan Çetinsaya ‘daha önce de milyonlarca taraftarı olan Galatasaray camiasına karşı durdum’ sen kimsin diyerek tehditlerde bulunduğunu küfürler içeren mesajlar gönderdi. Serhan Çetinsaya tarafından Adem Tembel'e yaptırıldığını düşünüyorum. Öldürmeye teşebbüs eden Adem Tembel ve azmettirici olan Serhan Çetinsaya'dan şikayetçiyim” dedi.
Gazeteci Azim Deniz, Adem Tembel olayın ardından cezaevine gönderildikten sonra cezaevindeki mahkumlarla olan konuşmasında 'Azim Deniz'i öldürdüm geldim' dediği bunu 8-9 kişiye bu şekilde ifade ettiğini söyledi.

Mahkeme, Adem Tembel’e yurt dışından çıkış yasağı ve yaklaşmama yasağı verirken mahkemede yer alan Yurder Şahin, Serhan Çetinsaya ve Yılmaz Hançer'in dinlenmesi için davayı 19 Kasım'a erteledi.

Kaynak: VOLKAN TÜRKMENOĞLU