Tıp tarihine yön veren şifahanenin pek de bilinmeyen inşa süreci aslında bir vasiyete dayanıyor.
Kayseri'nin gözde müzelerinden biri olan eski adıyla Gevher Nesibe Şifahanesi ve Tıp Medresesi, yalnızca bir sağlık merkezi olmayıp aynı zamanda modern bir tıp eğitiminin temellerinin atıldığı bir yapı oldu.
Kardeş vasiyeti ile başlayan inşa süreci
Selçuklu Sultanı I. Gıyaseddin Keyhüsrev tarafından 1206 yılında inşa edilen yapı, bir kardeşlik hikayesine dayanıyor. Sultan I. Gıyaseddin Keyhüsrev'in kız kardeşi olan Gevher Nesibe Sultan, yakalandığı amansız hastalık sebebiyle ölmeden önce abisine vasiyette bulunuyor. Vasiyetinde ise hastalara şifa dağıtacak bir yapı inşa etmek istediğini söylüyor. Bu dilek üzerine Selçuklu mirası ve bilimsel anlayışını yansıtan şifahane hayata geçiriliyor.
Tıp eğitiminin ve şifanın merkezi
Dünyanın ilk tıp medresesi olan Gevher Nesibe Medresesi, yalnızda hastalara şifa vermek için değil tıp eğitimi için de tasarlanmıştı. Öğrenciler Gevher Nesibe Şifahanesi ve Tıp Medresesi'nde teorik derslerin dışında pratik deneyim de kazanmış.
Uygulanan tedavi yöntemleri; Şifahanede tedavi yöntemleri hem fiziksel olarak hem de ruhsal olarak bir arada yapılıyordu. Müzikle terapi, su sesi ve özel eğitim gibi kırılımların iyileşmesinde aktif olarak kullanılıyordu.
Verilen dersler; Anatomi, damar ve farmakoloji gibi dersler, dönemsel en bilgin hekimler tarafından verilmiş olup hastane, eğitimi doğrudan tedavi uygulamalarıyla birleştirerek bir ders vermiş.
Şifahanenin estetik görüntüsü
Kesme taş işçiliği; İlk tıp medresesi olan yapının duvarlarında kullanılan ince işçilikli kesme taşları, Selçuklu döneminin mimari güzelliğini yansıtıyor.
Taç Kapı; Avluds bulunan giriş kapısı, kabartmalar ve geometrik desenleri dikkatleri üzerine çekiyor.
Medrese ve Şifahane bölümü bütünlüğü: İki ana eğitim olan teorik ve uygulamalı tıp eğitimi bir arada.
Vasiyet yerini buldu
Gevher Nesibe Şifahanesi, hastaneyle kısmı ile hastaları iyileştirirken, medrese kısmıyla da hekimler yetiştirmiş ve burada Kayseri'nin göbeğinde verilen eğitimin Avrupa'daki modern tıp okullarına ilham kaynağı olduğu da apaçık ortada.
Selçuklu Uygarlığı Müzesi
Günümüzde Selçuklu Uygarlığı Müzesi olarak hizmet veren müze, Selçuklu dönemindeki tıp anlayışını, kültürünü ve mimarisini anlatan benzersiz parçaları ziyaretçilere sunuyor.
Kayseri şehrinin merkezinde yer alan bu tarihi yapı, ziyaretçilerini bekliyor.