İşçisi, çiftçisi, emeklisi, tüccarı, sanayicisi, ihracatçısı, ithalatçısı, turizmcisi ve emeklisiyle görüştüğünü, hepsinde aynı kaygı olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, hepsinin ortak sorusunun "Nereye gidiyoruz? Ne olacak halimiz? Bir çıkış var mıdır?" olduğunu anlattı.

Kılıçdaroğlu, ayrıca bu grupların temsil ettiği odalarla, birliklerle, tepe yöneticileriyle de görüştüğünü anlatarak "Kaygı taşıyorlar, hele hele 'Ekonomi nereye gidecek?' diyorlar ve 'Bu endişeyi nasıl gidereceğiz?' diye soruyorlar. Görüştüğüm herkese şunu söylüyorum, 'Bizim ülkeyi nasıl kaliteli ve nitelikli yöneteceğimizi görmek istiyorsanız belediye başkanlarımızın uygulamalarına bakın.' Her bir belediye başkanımız kendi bölgesinde, bütün engellemelere rağmen başarılı bir performans sergiliyor. Biz bu performansı Türkiye genelinde genel yönetim olarak sergilemek istiyoruz. O zaman içlerine biraz su serpiliyor. Çözümün olduğunu görüyorlar." diye konuştu.

Türkiye Cumhuriyeti  tarihinde hiçbir zaman bir devletin, bir kişinin iki dudağı arasına teslim edilmediğini öne süren Kılıçdaroğlu, var olan sistemin ülkeyi bu hale getirdiğini savundu.

Kılıçdaroğlu, geniş bir kucaklaşmayı, geniş bir helalleşmeyi bu topraklarda hayata geçirmek istediklerini dile getirerek "Eski kavgalardan arınarak daha güzel bir geleceğe, daha güvenli bir geleceğe ve hepimizin memnun olacağı bir geleceğe toplumu hazırlamaktır. Bu bizim görevimizdir, bütün vatanseverlerin görevidir. Kimliği, inancı ve yaşam tarzı ne olursa olsun hatta siyasi görüşü ne olursa olsun bütün vatanseverlerin ortak görüşü Türkiye'yi huzura kavuşturmaktır. Bu mücadeleyi yapacağız." ifadelerini kullandı.

Belediye başkanlarının önlerine engel çıkarıldığını iddia eden Kılıçdaroğlu, bu engellerin bazılarının yasa dışı olduğunu ancak başkanlarının çok güzel bir şey yaparak şikayet etmeden o engelleri aştıklarını anlattı. Kılıçdaroğlu, şikayetin arkasına saklanmanın aslında biraz beceriksizlik olduğunu dile getirerek "Ama şikayeti kararlılıkla yıkıp aşmak ve doğrudan halka ulaşmak, el sıkışmak, tokalaşmak bir güven unsurunun pekişmesine yol açıyor. Bu kararlılığı hep beraber sürdüreceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Toplantıyı, bir tek belediye başkanları olmayan Kayseri'de yaptıklarına dikkati çeken Kılıçdaroğlu, Anadolu'nun kalbi Kayseri'yi önemsediklerini anlattı.

"Her şeye yağmur gibi zam geldi"

Kılıçdaroğlu, bu topraklarda hiçbir çocuğun yatağa aç girmesini istemediklerini vurgulayarak şöyle devam etti:

"zam furyası ile millet karşı karşıya kalırken çıkıp şuna söyledim, önümüzde bir kara kış gelecek. Her şeye yağmur gibi zam geldi. Ekmek fiyatlarından tutun her türlü besine kadar, bu millet nasıl geçinecek. İktidar sahiplerine çağrıda bulundum, 'Bir kara kış fonu kurun kardeşim, bu milleti perişan etmeyin.' dedim ama dinlemediler. Ama sizler olağanüstü bir çaba gösterdiniz. Bulunduğunuz beldede eğer bir çocuk yatağa aç giriyorsa şöyle düşüneceksiniz 'Benim çocuğum yatağa aç girdiğinde ben hangi duygularla karşılaşıyorsam, bir çocuk yatağa aç girdiğinde ben de aynı duygularla karşılaşacağım. Benim belediye başkanlığı yaptığım yerde hiçbir çocuğun yatağa aç girmesini istemeyeceğim ve bunu asla ve asla sağlamayacağım.' Her çocuk yatağa tok girecek ve anne çocuğunu huzur içinde yatağa yatıracak. Her bir CHP başkanının temel görevi bu olmalıdır."

"Toplumun tamamını kucaklıyoruz"

MHP Kayseri KAÇEP İlk Toplantısını Gerçekleştirdi! Yeni Yönetim Açıklandı! MHP Kayseri KAÇEP İlk Toplantısını Gerçekleştirdi! Yeni Yönetim Açıklandı!

Belediye başkanlarının kendisine toplu rakamları verdiğini anlatan Kılıçdaroğlu, 3 Kasım ile 17 Aralık arasında 80 bin 450 aileye nakdi yardım yapıldığını vurguladı. Kılıçdaroğlu, şu değerlendirmeyi yaptı:

"455 bin 630 aileye gıda yardımı yapılmış. 420 bin 580 aileye ısınma yardımı, 210 bin 420 öğrenciye eğitim ve kırtasiye yardımı, 290 bin 850 aileye ulaşım yardımı, 2 bin 562 ailenin elektrik faturası ödenmiş. 12 bin 144 ailenin SU FATURASI  karşılanmış. 3 Kasım ile 17 Aralık arasında 1 milyon 472 bin 636 aileye kara kış fonundan yardım yapıldı, bütün belediye başkanlarımız tarafından. Bunun toplamı 216 milyon 228 bin 320 lira. Onların yapamadıklarını yaptık. Önemli bir çalışmayı yapıyoruz. Bulunduğunuz beldede huzuru sağlıyorsunuz. Toplumsal barışı sağlıyorsunuz. Yine iktidar sahipleri duysunlar, belediye başkanlarımız bu yardımları yaparken 'a' partili, 'b' partili diye ayırmıyorlar. Belediye başkanlarımız bu yardımı yaparken kimsenin etnik kimliğine, yaşam tarzına, inancına bakmıyorlar. Biz onlar gibi değiliz, ayırımcı değiliz. Toplumun tamamını kucaklıyoruz. Yeni bir siyaset anlayışını, Ahi Evran'dan gelen, Yunus Emre'den gelen yeni bir insan sevgisi anlayışını bu topraklarda yeşertmeye çalışıyoruz."

Kılıçdaroğlu, ülkenin kötüye, devletin bütün kaynaklarının bir avuç insana gittiğini, adete 84 milyon insanın bir avuç insan için çalıştığını savundu.

"Adeta 5'li çete için çalışıyor" diyen Kılıçdaroğlu, 84 milyondan kesilen vergiler ve kaynakların büyük ölçüde buraya gittiğini öne sürdü.

Kılıçdaroğlu, dün TBMM'de AK PARTİ ve MHP'nin oyları ile 2022 bütçesinin kabul edildiğini hatırlatarak şunları kaydetti:

"Türkiye Cumhuriyeti tarihinin yoksuldan alıp zengine kaynak aktaran bir bütçesidir, bu bütçe. 84 milyonun dar bir kesime kaynak aktardığı bir bütçedir, bu bütçe. En büyük gelir transferini yapan, haksız gelir transferini yapan bir bütçedir. Gittiğim yerlerde bazen soruyorlar, 'Siz olsanız ne yapardınız?' Siz bize onu anlatın diyorlar.' Onu anlatayım, Allah'ın izniyle olacağız, Allah'ın izni ile bu ülkeyi yöneteceğiz. Adaletle, hakla ve hukukla yöneteceğiz. Ayrımcılık yapmayacağız."dedi