Sakaltutanlı taş ustalarının ülkenin önemli tarihi eserlerinde izlerinin olduğuna dikkat çeken Başkan Yalçın, “Biz Sakaltutan’ı taş işçiliğinin, taş oymacılığının merkezi olarak biliyoruz. Geçmişte Sakaltutan’a geldiğimde birkaç yaşlımızla karşılaşmıştık. Onlara ‘nerede çalıştın hacı baba?’ diye sorduğumda birisi bana Süleymaniye Camii’nin restorasyonunda bir diğeri de Anıtkabir’in inşaatında demişti. Yani buradan önemli taş ustaları çıkmış hep. O bakımdan Sakaltutanlıların belki de genlerinde olan, çocuklarına aktardığı bir sanat bu. Bunun kaybolmasının önüne geçmeliyiz” dedi.
“TAŞ OYMACILIĞI ARANAN BİR MESLEK HALİNE GELDİ”
Taş oymacılığını sanatını yeniden canlandırmak için Kayseri Üniversitesi ile birlikte ‘Taş Oymacılığı’ kursu açacaklarını ifade eden Başkan Yalçın, bu konuda da Sakultutanlı ustalardan destek alacaklarını belirterek, “Zincidere’de eskiden yetimhane olarak kullanılmış bir bina var. Orada bu kursu açmak istiyoruz. Bu kursa her hangi bir tahsil gerektirmiyor. İstanbul’dan gelen mimarlar, Tarihi Eserleri Koruma Kurulu’ndaki üyeler ve hatta üniversite mimarlık hocaları bize ‘Mustafa Bey, biz her şeyi buluyoruz üç şeyi bulamıyoruz. Birincisi taş mimari onarım ustası bulamıyoruz. İkincisi eski ahşap kapıları onaracak usta bulamıyoruz, üçüncü olarak da ferforje dediğimiz demircilik işlerinin tadilatını yapacak usta bulamıyoruz. Siz bunun kursunu açar mısınız?’ dediler biz de ‘tamam’ dedik. Sizden hem talebe olarak hem öğretmen olarak hem de usta olarak yardım istiyoruz. Böylelikle Sakaltutanın bu özelliğini yeni nesillere aktarmış olacağız” diye konuştu.DHA