ÇETEDE ALMAN, MALİ’Lİ VE SURİYELİ DE VAR
Adliye’de nöbetçi savcılığa çıkarılan biri Mali’li, diğeri Alman olan iki zanlının üzerinden iki un çuvalı içerisinde 7 milyon euroluk sahte para ve sahte pasaport ile dolandırmakta kullandıkları suç aletlerinin çıktığı öğrenildi.
BAKAN DÜZEYİNDE BÜROKRATMIŞ
Erciyes İnşaat Madencilik firması işletmecisi işadamı Hilmi Özpaçacı, başından geçen olayı gazetemize şöyle anlattı: “İlk önce Suriyeli olduğunu söyleyen Sutan A.S., Linkedin sosyal paylaşım sitesinde kendini tanıttı. Esad’ın hükümet kanadında bulunduğunu, tüm satın almaları kendinin yaptığını ve bakan düzeyinde bir bürokrat olduğunu ifade etti. Kendisi muhalif olduğu için Amerika’da yaşıyormuş, ailesi Suriye’deymiş. Yatırım yapmak istediğini söyledi. Biz de olur dedik. Yatırımı otel, araba veya inşaat alanında düşünüyormuş. Biz de inşaat alanında faaliyet gösterdiğimizi söyledik ve ne kadarlık yatırım yapabileceğini sorduk. Bize ‘Şuanda 3 milyon Euroluk yatırım yapabilirim. Yatırımın boyutuna göre artırabilirim’ dedi. Elemanını Türkiye’ye göndereceğini söyledi. Elemanı geldi, İstanbul’da görüştük. Taksim’de lüks bir otele gittik. Orada Mbenda F. ve Issa S. ile görüştük. Giyimleri kuşamları gayet iyiydi. Otelde bize ‘Biz yatırım yapacağız’ deyince biz de onlara olayın resmi boyutunu anlattık. ‘Biz parayı getirdikten sonra anlaşma yaparız’ dediler. Parayı Suriye’den getirmek için bize teklif ettiler. Biz ‘Savaş halinde olan ülkeden para getiremeyiz’ dedik. Bankaların açık, kapalı olduğunu sorduk. Hiçbir bankanın, hiçbir havayolunun çalışmadığını savaş bölgesi olduğunu öğrendik ve bu işi yapamayacağımızı söyledik. Daha sonra ‘Biz bunu diplomat ile yapabiliriz. Bunu 4 ya da 5 parti halinde geçirebiliriz’ dediler.”
Bu 3 aylık bir süreçte daha sonra Mbenda F.’nin Kayseri’ye geldiğini söyleyen Özpaçacı, “İnşaatımızı gezdi, fotoğrafları çekti. Fabrikamızı, tesisimizi gezdi. Daha sonra buraya ‘30 milyon Euro yatırım yapabiliriz’ dediler. Biz de ‘Tamam’ dedik. Yalnız paranın transferini normal parayı izole edeceklerini söyleyerek, “Bu şekilde geçirebiliriz” dediler. Sonra İstanbul’da geçen hafta yine görüştük. Bir otelde yaptığımız görüşmede, paranın nasıl geleceğini anlattılar. Fransız konsolosluğundan teslim almamızı söylediler” dedi.
SİYAH KAĞIDI KİMYASAL MADDE İLE EUROYA ÇEVİRDİLER
Mbenda F.’nin otelde yanlarında getirdikleri şifreli kasayı açtığını anlatan Özpaçacı, “Kasadan iki tane siyah para çıkardı. Para olduğu belli değil, sonra alüminyum folyo açtı. Üzerine iki siyah parayı koydu. Ellerine eldiven taktılar, biz ağızlarımıza maske taktık. Pudra şeklinde toz ile siyah parayı ovuşturdular. Daha sonra cebinden gerçek euroyu çıkardı, seri numarasını aldı, siyah iki paranın arasına koydu. Bu paranın fermantasyon geçireceğini, sonra kullanacakları kimyasallar ile boya akacak diğer paraların çıkacağını söyledi. Gerçekten dediği gibi bir madde ile boyalar akmaya başladı. Daha sonra beyaz bir sıvı kullandı. Emniyetten daha sonra öğrendik, şapmış. Onu da kullandıktan sonra ortaya iki tane 100 Euro çıktı. Paraların, x-rayden bu şekilde partiler halinde geçeceğini söyledi. İlk parti 5 milyon Euro’ydu. Paralardan boyalar aktı, gerçek olan parayı bir tarafa ayırdık. Diğer paraları saç kurutma makinesinde kuruttular. Bu paralardan bir tanesini bana verdiler. ‘Döviz bürosundan ya da bankadan doğruluğunu teşhis ettir’ dediler. Ben de aldım, Kayseri’ye geldiğimde döviz bürosundaki yetkilileri de paranın sahte olup olmadığı konusunda uyardım ve para gerçekmiş” ifadelerini kullandı.
“BENDEN 2.5 MİLYON EURO İSTEYİNCE, DOLANDIRICI OLDUKLARINI ANLADIM”
İlk parti olan 5 milyon Euro’nun siyah boyalar şeklinde geleceğini ve fermantasyon olacak paralar için kendisinden 2.5 milyon Euro gerçek para istediklerinde dolandırıcı olduklarını anladığını söyleyen Özpaçacı, “Onlara ‘5 milyon euroyu siz getireceksiniz tamam da bu araya koyacağınız fermantasyona uğrayacak olan parayı nasıl yapacaksınız’ dedik. ‘Onda da sizin yardımınız olacak’ deyince olay anlaşıldı. Benden de 2.5 milyon Euro istediler, işlem yapmak için. Ben de tamam dedim, herhangi bir renk vermeden ‘Ben size hazırlayım, haber veriyim’ dedim. Kayseri’ye geldim, emniyet ile görüştük. Emniyet bana, ‘Süreci devam ettir’ dedi.
“7 MİLYON EURO SAHTE PARA ÇIKTI”
26 Aralık Cuma gününü 27 Aralık Cumartesi gününe bağlayan gece 1.30’da aracı olan Francois M.’yi havaalanından alıp, otele yerleştirdiğini söyleyen Özpaçacı olayın devamını şöyle anlattı: “Burada her şey normal olunca, arkadaşını aradı. Arkadaşı Issa S.’de cumartesi gecesi 22.30’da otobüs ile geldi. Onu da terminalde karşıladık, tam arabaya giderken, emniyet takipteydi hemen ikisini aldılar. Üçüncü kişi, İstanbul’da Sultan A. S.’ye ulaşmaya çalışılıyor. Üzerlerinden 7 milyon Euro sahte para çıktı. Kasa, kimyasal maddeler çıktı. Pasaportların bir tanesi sahte çıktı. Aileleri İstanbul’da ikamet ediyormuş.”
Konuşmalarının İngilizce olduğunu ve resmen çete olduğunu söyleyen Özpaçacı, “Başka insanların canının yanmasını istemiyoruz. Linkedin adlı siteden bize ulaştılar. 3 aylık süreçte 3 bin TL’lik zararımız oldu” diyerek vatandaşları bu tür dolandırıcılara karşı uyardı.
ZANLILAR ADLİYEYE SEVK EDİLDİ
Dolandırıcılık Büro Amirliği ekiplerince Şehir Terminali'nde yakayı ele veren Malili İssa K. ile Alman Mbenda F. Eğitim ve Araştırma Hastanesi Adli Tabiplik’teki sağlık kontrollerinin ardından mahkemeye sevk edildiler.