Kahramanmaraş’ta 6 Şubat’ta meydana gelen ve 11 ili etkileyen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin üzerinden 11 ay geçti. 11 ilde 50 binin üzerinde insanın hayatını kaybettiği depremlerde Kahramanmaraş’ın Onikişubat ilçesine bağlı Ebrar Sitesi’nde ise bin 400 kişi hayatını kaybetti. Birçok vatandaş ise depremden sonra kayboldu.

Karısını ve kayınpederini vuran adamdan şaşırtıcı savunma! Karısını ve kayınpederini vuran adamdan şaşırtıcı savunma!

Yaralı çıktı, kayboldu
26 yaşındaki 7 aylık evli Fikriye Aybüke Körük de depreme Ebrar Sitesi’nde eşi Barış Körük ile birlikte yakalandı. Barış Körük hayatını kaybederken iddiaya göre Aybüke Körük, yaralı olarak enkazdan çıkartıldı ve İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı. Adana’da yaşayan Fikriye Aybüke’nin annesi Fadime Gökçe ise depremden sonra Kahramanmaraş’a gitti ve günlerce enkaz başında bekledi. Kızının hastane kayıtlarında İzmir’de olduğunu duyan anne hemen İzmir’e gitti ancak hiçbir şekilde kızını bulamadı ve kızının İzmir’den sonra başka bir ile sevk edildiğini fakat kayıtlarda olmadığını öğrendi.
İzmir İl Sağlık Müdürlüğünün yayınladığı ‘Depremzedeler ilimize geldi’ başlıklı duyurusunda sedyede yatan kişinin kızı olduğunu öne süren anne, kayıp kızının 11 aydır bulunmasını bekliyor.

“Kızımın ölüsünü de bulamıyorum”
Fadime Gökçe, DNA testinde de kızının bulunmadığını söyledi. Gökçe, “Benim gibi birçok anne var ve artık dayanamıyoruz. En ufak haberde başka şehirlere gidiyoruz ve araştırıyoruz. İzmir İl Sağlık Müdürlüğünün paylaştığı o resmi bulduk, kızımın İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesinde kaydı çıkmış. Biz 2 defa İzmir’e gittik ancak kızımın orada olmadığını söylediler. Böyle bir şey nasıl olabiliyor ben anlamıyorum. O fotoğraftaki benim kızım değilse benim kızım nerede o zaman. Fakat o fotoğraftaki benim kızım, kaşından gözünden tanıdım ben. DNA testinde de hiç kızıma rastlanılmadı” ifadelerini kullandı.

“Ben sadece yavrumu istiyorum”
Sürekli acı çektiğini ve kızından geriye kalan fotoğraflarla avunduğunu söyleyen anne Gökçe, “Biz yaşamıyoruz. Sabah oluyor, gece oluyor biz aynı karanlık içerisindeyiz. Ben Kahramanmaraş’ta üşümeyi de unuttum, buraya geldim ama ruhum halen orada. Evimin penceresinden her baktığımda enkaz gözümün önüne geliyor. Ben o enkazla her yere gidiyorum. Ben sadece yavrumu istiyorum. Yaşıyor mu belli değil, ölü mü belli değil, kimin elinde ne çekiyor belli değil. Öldüyse mezarını istiyorum, yanına gömülmek istiyorum. Eşinin mezarı belli, benim evladım da eğer öldüyse mezarı belli olsun” dedi.

Valilikten açıklama
Kahramanmaraş Valiliği konuyla ilgili yaptığı açıklamada, kayıplar için yakınlarının adliye ve emniyete başvuru yapması gerektiğini, konuyla Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının ilgilendiğini, aileden alınan DNA örneklerinin kimsesizler mezarlığına defnedilen kişilerle eşleştirme yapıldığını bildirdi.