Eğitim Fakültesi Mavi Salon'da düzenlenen konferansa, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İrfan Terzi, akademik ve idari personel ile çok sayıda öğrenci katıldı.
Ahıskalı Gönüllü Eğitimciler Birliği Derneği Başkanı Sefer Seferoğlu, gönüllü eğitimciler Dr. Azad Dedeoğlu ve Yahya Kemaloğlu'nun konuşmacı olduğu etkinlikte Ahıska Sürgünü, tarihsel bilgi ve öykülerle katılımcılara aktarıldı.
Konuşmacılardan Sefer Seferoğlu, başkanı olduğu derneğin amaç ve çalışmaları hakkında bilgi vererek başladığı konuşmasında, "Türkiye’de birçok üniversitede okuyan Ahıskalı Öğrencileri bir araya getirerek birlik ve berberliği sağlıyoruz" dedi.
Dr. Azad Dedeoğlu ise “Geçmişten Günümüze Ahıska Tarihi ve Sürgün Halk” isimli sunumunda, “ Ahıska, Gürcistan’ın güneybatısında, Türkiye’nin kuzeydoğusunda yer alan tarihi bir Türk yurdudur. Türklerin şaheserlerinden olan Kitab-ı Dede Korkut’ta Ahıska ismi ‘ak-sıka’ veya ‘ak-saka’ şeklinde geçtiğini görüyoruz. Bu da ‘Ak-Kale’ anlamına gelmektedir. Tarihi Ahıska coğrafyasına baktığımızda 1268 yılından 1578 yılına kadar Anadolu’nun en uzun beyliğini görüyoruz ki, bu beylik Kıpçak Atabegler Hükümeti’dir. Bugün kuzeydoğu sınırlarımızda konuşulan şive ve lehçeyle Ahıska şivesi aynılık teşkil etmektedir. Bu da Ahıska dediğimiz coğrafyanın da Anadolu’nun bir uzantısı olduğunu göstermektedir. Ahıska coğrafyası, 1578 tarihinde Lala Mustafa Paşa serdarlığında Osmanlı askerleri Safeviler’e karşı savaşa girerek galip geldiler ve bu coğrafya Osmanlı’ya dahil oldu” dedi.
“Ahıska tarihinin en ağır süreci 1944 sürgünü”
Ahıska tarihinin en ağır sürecinin 1944 sürgünü olduğunun altını çizen Dedeoğlu, “14 Kasım 1944 Ahıska Tarihi açısından büyük sürgündür. Bu tarihte yaklaşık 220 köyden 200 bine yakın Ahıskalı Türk, yaşamış oldukları yurtlarından Stalin’in emriyle Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan gibi Orta Asya ülkelerine sürgün edildi. Özellikle 1944-1956 yılları arasında bir köyden diğer köye gitmek yasaklandı. Bu demek oluyor ki, açık hava hapishanesi yaşattılar Ahıskalılara. Kamyonlarla toplu halde merkezi bir yere toplanan insanları tren vagonlarıyla Orta Asya’ya sürgün ettiler” şeklinde konuştu.
Yahya Kemaloğlu ise konuşmasında gençlik yıllarından söz etti ve öğrencilere deneyimleri üzerinden önerilerde bulundu.
Etkinlik şiir dinletisi ve hediye sunumunun ardından sona erdi.