Malumunuz mutsuz olmak ne kadar kolaysa günümüzde bazıları için mutlu olmak o kadar zor bir durum haline geldi. Hayatın akışında bize çizilen bir yolda ne kadar yol alabildiğimiz tartışıla dururken, bazen kat ettiğin mesafelerin hiçbir önemi kalmıyor gibi. Önemli olan aldığın mesafeyi nasıl kat ettiğindir. Mücadelelerin, yenilgilerin, tecrübelerin toplamıdır. Bazen inan ki git git bitmek ne bilmez bu yollar. Takatin kalmaz yorulursun. Ama asla pes etme! Bu durumun çıkmaz sokağı yine sensin! Silkele kendini devam et yoluna. Hayat gerçekten iyisiyle kötüsüyle yaşamaya değer…

Günümüzde hayatı mı yaşıyoruz yoksa hayatı sosyal medyada mı yaşıyoruz?

Bu sorunun cevabı ve ayrımını yapmak herkese göre değişse de ben kimseyi sosyal medyada mutsuz görmedim. Maşallah diyelim nazar değmesin. Bu dört dörtlük yaşantılara! Bazen kendi kendime diyorum ki; insanlar bile dört dörtlük değilken, hayatları nasıl bu kadar mükemmel? Olan hayatlarını mı yaşıyorlar yoksa oldurmaya çalıştıkları hayata kendilerini tutsak mı ediyorlar? Günümüzde artık neredeyse hayatımızı da sanala dönüştürdük. Gerçeklikten bir o kadar uzak yaşantılarla…

Hayatın için de bir rolümüz ne kadar varsa artık sosyal medyada da o kadar rol biçiyoruz kendimize. Her ne olursa olsun ama başrolde insanlığımız olsun. İnsanlığını ve bütün iyilikleri yanına aldığın zaman eminim ki bu yol hakikate, saygıya, sevgiye, hoşgörüye kısacası hayattaki bütün güzelliklere çıkar.