Nuri Bilge Ceylan daha önceki filmleriyle de Kış Uykusu filmiylede almış olduğu ödüllerle Cannes Film Festivallerinin gediklisi olma durumunu yeni çektiği Ahlat Ağacı'nın ödül almayışı değiştirmedi. Çünkü hatırlarsanız ödül yoktu ama alkış çoktu. Neyse gelgelelim filme...
Nuri Bilge Ceylan her filminde olduğu gibi bu filminde de evrensel dil ve kartpostallık görüntülerle bizleri yüzleşmeye ve kendimizi keşfe davet etmiş. Filmin yan karakterlerinden Öğretmen Levent'in kendisinden bahsederken" Daha önce kekemeydim, o yüzden çok konuşursam kusura bakma" demesi aslında Ceylan'ın kendini eleştirmesiydi. Çünkü filmlerinde genelde karakterler az konuşuyor.
Çehov'un hikayelerinden esinlenilen senaryoda Nuri Bilge ve Ebru Ceylan çiftinin bu zamana kadar oluşturduğu bence Bir Zamanlar Anadolu ve Ahlat Ağacı ile karşılaştırdığımda dolu dolu insanı kendi varlığında boğacak3,5 saatlik bir film olmasına rağmen aslında insanı bu filmde rahatsız eden tel şey ne o ne de bu, gerçekleri insanın yüzüne bu kadar dürüstçe vurması. Özellikle oyuncu kadrosunda Haluk Bilginer, Demet Akbağ ve Melisa Sözen'in karşılıklı döktürdükleri bir sahne var. Hepsini anlatmayacağım. Belki izlemek istersiniz, büyüyü bozmayacağım. İşte o sahnede insan öyle bir filme bağlıyor ki kendini.
Kısaca bahsedecek olursak filmden; kış uykusundan uyanan emektar tiyatrocu ve köşe yazarı Aydın kendisinden uzaklaşan egosunu yakalamak için Nihal'i içinde bulunduğu durumdan kurtarmak için bağış kampanyasından dem vururlar. Necla kendi kayboluşunda Aydın'ı uyandırırken arla planda yer alırken, Aydın'da aynısını Nihal'e yapar. Aslında bilmedikleri kaybolan ruhlarının birbirinden farklı olmadığı gerçeği. İnsanın gösteriş budalalığını en iyi yansıtan sahne İmam veNihal sahnesi. Çantasında imamın ödemediği ev kiralarına yetecek para var. Ve para karşılığında Nihal bunu bir iyilik olarak düşünmesini isteyerek ailenin acıklı hikayesini dinler. Paranın dramayı ve o acıyı onaracağını düşünerek bundan huzur bulur. Ama gelgelelim karşıt karakterlerin çatışması sonucu İmamın kardeşi parayı gözünü kırpmadan ateşe atar. Nihal ise bu durumdan acı çeker. Özetle, yanan kağıt para ve ve kağıtların oluşturduğu katmanlar yapay egoyu gözler önüne seriyor.
Her izlediğinizde farklı ayrıntıları keşfedeceğiniz, Aydın'ın önyargılarla dolu dünyasında gerçeğin ne olduğunu sorgularken, kendinizi ve dünyanızı sorgulayacağınız bir iç çekiş filmi Kış Uykusu'nu izlemeniz dileğiyle...
Hoşça Kalın...