Merhaba Sevgili Okur; Zweig’in diğer okuduğum ve sizlerle paylaştığım kitapları dışında bu kitabın başka bir tadı olduğunu söyleyebilirim. Ama kitapta sarsıcı bir son beklerken hiçte öyle bitmediğini gördüğümde dedim ki; farklı bir gözlem, farklı bir olay ve anlatım…

‘Kitapta ne anlatılıyor’ diyorsan okur; kısaca John adında iyi niyetli ve iri yarı ama çocuksu bir adam, evine aldığı köpek yavrusunun tavır, davranış ve sonuçlarını anlatıyor. Kimsenin yerleşmediği ıssız bir bölgeye yerleşen adamın karısına karşı tavırlarını anlatan kitap, bu tavırların abartılı ve olağandan daha arsızca olduğunu savunuyor. Mesela adam karısı bir kere öksürse gidip paltosunu getirmesi veya o sıcakta şömineyi yakması gibi durumlar ciddi manada komşularının canını da sıkmaya başlıyor. Tek oldukları için iç içe olan komşu bu olaya adam için köpek bularak çözüm üretmek istemişler. Fakat bu olay sonrası adam ilişkisini kadından köpeğe doğru kaydırmış, ama köpek oralı bile olmamış. Köpek adamı deyim yerindeyse parmağında oynatıyordu bu durum ta ki kadın Hamile oluncaya dek devam ediyor. Buraları atlayarak devam ediyorum atladığım yerlerden sonra gelgelelim asıl konuya bir ölüm gerçekleşiyor. Burada merakınızı canlı tutmak için neler olduğunu ayrıntılı anlatmayacağım. Ölümü gerçekleştiren katilin kim olduğunu şüpheli bir ortamda öğreniyoruz. Sonrasında ise tüylerimiz diken diken oluyor ve “Şahsen katilin kim olduğundan neredeyse eminim; ama elimde çürütülmesi imkânsız o son kanıt yok” sözüyle bitiyor bitmesine ama aklımızda O muydu? Sorusunun döngüsü devam ediyor.

Keyifli okumalar Sevgili Okur…