Kayseri ve çevre illerinde sosyal medya kullanımı
Kayseri, sosyal medya kullanımında Türkiye ortalamasına paralel bir tablo çiziyor. Bölgedeki vatandaşlar, genellikle Facebook, Instagram, TikTok ve Twitter gibi platformları aktif olarak kullanıyor. Özellikle Instagram ve TikTok, gençler arasında büyük bir popülerliğe sahip. Orta yaş grubunda ise Facebook hâlâ önemli bir iletişim aracı olarak öne çıkıyor.
Yapılan son araştırmalara göre, Kayseri ve çevre illerde sosyal medya kullanıcıları, günlük ortalama 3 ila 4 saatlerini sosyal medyada geçiriyor. Bu süre, genç kullanıcılar arasında daha yüksek seviyelere ulaşırken, orta yaş grubu daha düşük sürelerle temsil ediliyor.
Kullanım süreleri neden artıyor?
Kayseri’de sosyal medya kullanım sürelerinin artmasında birçok faktör etkili. Uzmanlara göre, şehirdeki genç nüfusun sayısı ve internet erişiminin yaygınlaşması, sosyal medya kullanımını artıran en önemli etkenlerden biri. Ayrıca, pandeminin de etkisiyle dijital platformlara olan ilgi de ciddi oranda artmış durumda.
Sosyal medyanın sosyal hayata etkisi
Sosyal medya, yalnızca bilgi edinme ve eğlence aracı olmanın ötesinde, Kayseri'deki sosyal hayatı da etkiliyor. Özellikle küçük işletmeler, sosyal medyayı tanıtım ve satış kanalı olarak etkin bir şekilde kullanıyor. Aynı zamanda, sosyal medya üzerinden organize edilen etkinlikler ve kampanyalar, topluluk bağlarını güçlendirmeye katkı sağlıyor.
Uzmanlar ne öneriyor?
Uzman Psikolog Işık Pekgirgin, sosyal medyanın insan psikolojisi üzerindeki etkilerini çeşitli açıklamalarla vurgulamaktadır. Pekgirgin'e göre, sosyal medya, insanların günlük yaşamlarını büyük ölçüde etkiliyor ve yüz yüze iletişimi azaltarak yalnızlık ve yabancılaşma gibi olumsuz psikolojik durumları tetikliyor. İnsanlar, anı yaşamak yerine bu anları başkalarıyla paylaşma amacıyla geçirmeye başladığında, gerçek sosyal etkileşimler azalıyor ve dijital bağımlılıklar artıyor.
Sosyal medya kullanımının aşırıya kaçması, bireylerin psikolojik sağlığını da olumsuz etkiliyor. Pekgirgin, sürekli fotoğraf çekme ve paylaşma isteğinin, insanların bulundukları ortamın tadını çıkarma becerilerini zayıflattığını belirtiyor. Bu durum, sosyal medya bağımlılığının bir belirtisi olarak kabul ediliyor. Ayrıca, sosyal medya üzerinden sürekli başkalarını izleme ve dikizleme alışkanlıkları, bireylerin ruh sağlığını olumsuz etkileyebilecek bir diğer önemli faktör.
Ayrıca, gençlerde ve bazı yetişkinlerde cep telefonu bağımlılığına bağlı olarak "nomofobi" (cep telefonsuz kalma korkusu) gibi psikolojik durumların arttığına dikkat çekiyor. Bu korku, kişilerin sosyal medyadan ve telefonlarından ayrılmaktan ciddi şekilde kaygı duymasına neden oluyor.
Sosyal medya kullanımının bu tür olumsuz psikolojik etkileri, kişilerin günlük yaşamda daha sağlıklı ve dengeli bir ilişki kurabilmesi için önemli bir sorun teşkil ediyor. Pekgirgin, bu konuda toplumu bilinçlendirmenin ve dijital bağımlılığı önlemenin gerekliliğine vurgu yapmaktadır.