Geçen hafta da beni mutlu eden gönderilerin arasında, daha önce de kitaplarından ve eserlerinden bahsettiğim, Uğur Gözde Eren’in yeni şiir kitabı İkiyüzlü Şiirler’i gördüm.
Uğur Gözde EREN, Güzelçamlı’da yaşıyor. Öykü ve şiirlerinin bir çoğunu orada yazıyor. Kayseri’ye olan özlemlerini, yaşadığı yere olan sevgisini ve vefasını da eserlerinde yansıtıyor.
Yeni kitabı dört bölümden oluşuyor. Birinci bölüm “Sevgiye Dair Ne Varsa” başlığı altında doğa,memleket,insan temalı şiirlerin yanında şairin dünya görüşünü yansıtan şiirlerden oluşuyor.Bir güzel şiir yazsam şöyle şiirinde bir güzel şiir yazsam şöyle/soğuktan yanbakları al al/kara gözlü/çocuklar kadar mutluluk verse”… o şiir yeni evime anahtar/çiçeklerimin suyu olsun hem güneşi/ ve o şiir ki, bulunmasın hiç eşi/ dizeleri dikkat çekiyor. Ayrıca o şiir götürse beni dilediğim her yere dizesiyle şiire bakışını da belirginleştiriyor. Bir nevi şiir anlayışını bu şiirde görebiliyorsunuz. Hayata tutunma, memlekete özlem, insana saygı ve insani değerlere vurgular sunuluyor. Kitabın tamamındaki izlekler bu şiirde bir araya gelmiş. Bir bakıma kitabın özetini ve Eren’in iç dünyasını buluyorsunuz bu şiirde.
Özel anların ve kişilerin de yeri var bu kitapta. İşte onlardan biri şiirine şu şekilde düşüyor: “onun kalbi çok güzeldi/olabildiğinden fazla hem de”
“Ben geçmişi özlemeksizin/kumsalda ayaklarım uçup kondum buralara”
“Ha gayret!/ olur ya geç kalmak/hiç söyleyemeden gitmek var/ ya uzağa ya toprağa…”
Şair özyaşamından da göndermeler yapıyor. “Derler ya; ayaklarımız suya/başımız göğe erdi/ne yazık ki umutsuzca/bu kadın birini sevdi”
Doğduğu şehre olan özlemi şu şekilde düşüyor dizelerine: “demir gibi bir sabah soğuğunda uyandım/Kayseri’de/…/Erciyes dağı kadar ulu gönüllü/abimin balkonundayım bu kez/”
Şairin yaşamını sürdürdüğü Güzelçamlı için de dizeleri bu kitapta da dikkat çekiyor. Aşkım Güzelçamlı başlıklı şiirinde: “.../Üstüne barış kokusu sinmiş/ o taze,op temiz, o saf halin var ya” diye seslenirken diğer şiirlerde de bu beldeye yazdıkları görülüyor.
Şair ölümünü de kurgular ve dostlarına şöyle seslenir.”güzelçamlı’dan kalkıyor cenazem/burası son durağım ya!/… derin derin nefes alıp verdiğim/balkonumdan görünen çamlı dağlar/kıymet bilen dostlar gibi/belki gidişime onlar da ağlar” Şair, son dizelerde “işte ölüyorum;garip ve kimsesiz…” diyerek kendi yerini ve durumunu konumlandırır.
Şair başlıklı şiirinde şiire ve şaire bakışını netleştirmeye çalışır. “şairin cinsiyeti olmaz/kocaman bir yüreği vardır/sevmek için toplumu”
İkinci bölümde “Canlarıma” başlığıyla şairin özel olarak değer verdiği varlıklara değindiği şiirleri yer alıyor. Üçüncü bölüm “ve diğerleri” başlığı altında iki şiirden oluşuyor. Şair “Son İsteğim” şiirinde “…/istediğim son şey var esirgediğiniz/sadece sevilmek ve SEVİNMEK/…”der. Dördüncü bölümde ise “Eskişehir Şiirleri” yer alır.
Kitabın bütününe bakıldığında genel olarak başta da belirttiğim gibi temel izlekler sevgi, özlem, memleket, vefa, dostluk ve doğa üzerinde yoğunlaşır. Yalın ifadeleri seçen şairin genelde imgelere başvurmaması, bazı şiirlerinde geleneksel söylemi tercih etmesi, dostluklarına ve anılarına dair dizeler söylemesi onun kendi halinde, yalnızlığı yoğunlukla yaşayan ancak doğaya ve dostlarına tutkuyla bağlı, özlem dolu söylemleri rahatlıkla söyleyen bir şair görünümüyle herkesin rahatlıkla anlayabileceği bir dille sesleniyor okurlarına.
İkiyüzlü Şiirler/Uğur Gözde EREN/ 2013 /İtimatofset