“Toplumun ışıklı yanı olduğu gibi gölge yanı da vardır. Ve umudunu yitirmiş insana en karanlık çekilmiş resimlerini gösterir.”
Günümüz toplumlarında küreselleşen sistemin yanında duyarsızlaşan bireyler gün gittikçe artmaktadır. Bunun en önemli nedenlerinden biri de ötekileştirme ve ön yargılarımızdır.
Bir kişi bir suç ya da hata yaptı mı? Düşmeyi görsün. Elinden tutup kaldıran varsa dua eder duruma geldi. “Düşene bir tekmede sen vurma” ey arkadaşım baksana söz söylenecek hal değil. “düşenin halinden düşen anlar.” Deyip elinden tutan insanlar da var. Bırak onu ne hali varsa görsün o şu görüşlü, bu şu görüşlü, o bizden değil, şu bizden değil deyip, insan insanı nasıl ötekileştiriyor bir çırpıda anlamış değilim?
Bir insan bir hata yaptığında o zaten böyle bir insan şöyle biri diye diye içinizi kemiren kara propagandalarınız, o insanları gördükçe tanıdıkça değişen ön yargılarınıza ne demeli?
Bu evrenin yaratıcısı Allah’ım o, bu diye ayırmadan ne kadar birleştirmişse mükemmel bir düzen inşa etmişse, insanlar at gözlüğü takarak birbirini dışlamışlar sanki…
Bu arada yüreği güzel, bilinçli insanları bir tarafta tutarak, sessizlerin sesi olalım. Bizim kültürümüzde Peygamber Efendimiz ’in “Haksızlığa karşı susan, dilsiz şeytandır.” Sözü kulaklarımıza küpe olsun.
Sevelim, sevilelim, paylaşalım, çoğalalım…
Benden sizlere küçük bir dipnot: yaratıcın bile ayırmamış hiçbir şeyi, sende ayırma kendini, toplumu ayrıştırmaya çalışanlar önce kendini ayrıştırır o toplumun parçası olmaktan çıkar. Parçalama kendini…
Neden mi?
İnsan gibi yaşamalı insan! Yaşam parçalara ayrılamayacak kadar güzel.
Hoşça Kal sevgili okur…J