Hastalıktan korunma mecburiyeti gündelik hayatımızda alışkın olmadığımız değişiklikler yaşamamıza yol açtı. Korona salgını günlerinde en sevdiğimiz insanlarla bile aramıza fiziki mesafe koymak zorunda kaldık. Tokalaşmak, sarılmak, sofrada karşı karşıya oturmak, karşılıklı bir kahve içip muhabbet etmek bile hayal oldu. Tüm alışkanlıklarımız yerle bir oldu. Sadece bunlarla kalmadı. İş hayatı da neredeyse durma noktasına geldi.
Yaşadığımız olağanüstü dönem, önümüze sağlık kadar önemli bir sorun daha çıkardı. Böylesi bir can pazarında ekonomi hayatı durma noktasına getirdi. Lokantalar, berberler başta olmak üzere bir çok iş kolu tamamen kepenk indirdi. Bununla birlikte, hayat devam etmek zorundaydı. Kimi sektörler de sağlık tedbirleri alarak, devletin tanıdığı esnek çalışma ödeneğinden yararlanarak çalışmaya devam ettiler.
Yaşadığımız süreçte, başta sağlık sektörü olmak üzere kimi sektörlerin hayatımız açısından ne kadar kritik önem taşıdığına da tanıklık ettik. Güvenlik teşkilatlarımız, vefa destek grupları, gıda sektörü, temizlik sektörü cansiperane çalıştılar. Basit bir bez maske hayati önem kazanınca terzilik, meslek tarihinin en kritik dönemini yaşadı. Şöyle bir düşününce bu zorlu süreçte aslında çok farkında olmadığımız meslek gruplarının, devlet kurumlarının ne kadar stratejik olduğunu anlamamız için bir fırsat yakaladık. Yani işin mutfağında, perde gerisinde oldukları için çok ön plana çıkmayan, ama kahramanca, fedakarca çalışan insanlar söz konusu.
***
Ülkemiz geçmişte çok ciddi ekonomik krizler yaşadı. Bu kriz dönemlerinde yağı, şekeri, tüpü sıraya girerek aldık. Hatta mumla aradık bulamadık. Eski Türkiye’de devlet bir sente muhtaç olup işçinin memurun maaşını ödeyemeyecek durumlara düştü. Hastanelerde bırakın doktor kuyruklarını, ilaç kuyruklarında ömür tükettik. Tüm bunlar genç nesillere bayat hikayeler gibi geliyor artık. Çünkü böyle bir yokluğun, böyle bir acziyetin nasıl bir şey olduğunu hayal bile edemiyorlar. Hadi Türkiye’nin eski günlerini bir yana bırakalım. Korona virüs günlerinde dünyanın en gelişmiş ülkelerinde yaşanan devlet acizliklerini gözlerimizle gördük. Amerika ve Avrupa’nın dev ülkeleri süreçte ciddi şekilde tökezlediler.
Ülkemiz de bu acaip hastalıktan maddi ve manevi olarak etkilendi şüphesiz. Ama hem sağlık sektöründe yapılan yatırımlar, hem de devletin oluşturduğu sistem bizi ayakta tuttu. Bu sürecin mutfağında yer aldığı için göz önünde olmayan en önemli kurumlardan biri hiç şüphesiz Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) idi. Küçük ve orta ölçekli esnafın esnek çalışma uygulamasından yararlanması, işçilerin, memurların, emeklilerin maaşlarının gününde, hatta gününden önce ödenmesi gibi önemli işleri bizim ruhumuz duymadan, yaptıkları önemli işleri gözümüze sokmadan, başımıza kakmadan gerçekleştirdiler. Sistemde aksaklık yaşanmadı. Bu düzenli ve başarılı çalışmanın en önemli etkenlerinden biri şüphesiz, ara vermeden kurumun çalışmasına devam etmesiydi. Nasıl sağlık sektörü, emniyet teşkilatı esnek çalışma koşullarından yararlanmadıysa, olağanüstü durum karşısında böyle bir yola gitmemesi gerekiyorsa, SGK da dönemin koşulları gereği çalışmalarına hiç ara vermeden devam etti.
Şehrimizin bir ticaret şehri olduğu, organize sanayi bölgelerinde binlerce işçi, kurumlarda binlerce kamu çalışanı olduğu düşünülünce, Kayseri SGK’nın hem yönetim olarak, hem de çalışanlar olarak fedakarca ve takdir edilmesi gereken bir şekilde çalıştığını görmezden gelmek haksızlık olacaktır. Bu zorlu süreçte fedakarca çalışan tüm kurum ve çalışanlara teşekkür ediyoruz. Geçmiş günlerdeki sosyal güvenlik sistemimizi hatırlayınca, iyi ki o sistemle bu günleri yaşamadık diye şükür etmek kaçınılmaz. Dolayısıyla işin mutfağında, perde gerisinde şehir için çalışan SGK İl Müdürümüz Hacı Ali Hasgül ve kurum çalışanlarına teşekkür etmek gerek.
15 Temmuz hain darbe girişimi sonrası, Hacı Ali Hasgül’ün, SGK il müdürlüğü’ne atanması çok isabetli olmuştur.Hacı Ali HAsgül Kayseri’de çok önemli işlere imza attı. FETÖ şirketlerine karşı detaylı çalışmalar yapıldı.
Sayın Cumhurbaşkanının İstihdam kampanyasına başlaması ile. Hacı Ali Hasgül gece gündüz, fabrika fabrika gezerek işçi çıkartılmaması, hatta ciddi anlamda işçi alınması için gayret sarf etti. Başarılıda oldu.
15 Temmuz döneminde ve Korona virüsünün dünyayı sardığı bu günlerde Kayseri SGK il müdürlüğünün başında Hacı Ali Hasgül’ün olması Kayserililer için gerçekten büyük şans olmuştur. Hacı Ali Hasgül ve ekibine gece gündüz çalışmalarından dolayı minnet borçlu olduğumuzu belirtmek isterim.
