Kayseri, hızla büyüyen nüfusu ve artan araç sayısıyla birlikte ciddi bir trafik yönetimi ihtiyacı duymaktadır. Ancak bu ihtiyaca yönelik atılan adımların, halkın beklentilerini ne derece karşıladığı büyük bir tartışma konusudur. Son dönemde Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin hayata geçirdiği Elektronik Denetleme Sistemi (EDS) uygulaması, trafik güvenliğini artırmayı amaçladığını iddia etse de, halk nezdinde bu uygulamanın bir gelir kapısı olarak görüldüğü yönünde ciddi eleştiriler mevcuttur.

EDS: Trafik Güvenliği mi, Yeni Bir Vergi Yükü mü?

Elektronik Denetleme Sistemi’nin (EDS) temel amacı, trafik ihlallerini tespit ederek kazaları önlemek ve yol güvenliğini artırmaktır. Ancak, sistemin yüksek para cezalarıyla belediyeye kaynak yaratma amacı taşıdığına dair endişeler, halk arasında giderek büyüyen bir tepkiye yol açmaktadır.

Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin'in açıkladığı gibi, EDS'nin ceza gelirleri ilk aşamada %30 oranında belediyeye aktarılacak, sistemin maliyeti karşılandıktan sonra ise bu oran %15 olacaktır. Bu durum, Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin halkın trafik güvenliğini artırmaktan ziyade, bütçe açığını kapatmak için bu uygulamayı devreye soktuğu yönünde yaygın bir kanaatin oluşmasına sebep olmuştur.

Kayseri'de Trafik Sorunları: Neden Çözülmüyor?

Kayseri'de özellikle sabah ve akşam saatlerinde trafik yoğunluğu artmakta, kazalar ve trafik sıkışıklıkları şehir hayatını olumsuz etkilemektedir. Ancak belediyenin bu sorunları çözmek için yeterli altyapı yatırımı yapmadığı, yol genişletme, alternatif güzergâh oluşturma gibi çözümler yerine, sadece cezalar yoluyla trafik yönetimi sağlamaya çalıştığı eleştirilmektedir.

Oysa dünya genelinde trafik sorunlarıyla başa çıkmak için cezai yaptırımlarla birlikte bilinçlendirme kampanyaları, toplu taşıma teşvikleri ve şehir içi ulaşım planlamaları bir arada yürütülmektedir. Kayseri’de ise halk, yüksek cezalarla karşı karşıya bırakılırken, trafik sorununun temel nedenlerine yönelik etkili bir çözüm üretilmediği görülmektedir.

Halk Tepkisi ve Yerel Seçimler: AK Parti İçin Büyük Bir Risk

Bu uygulamanın, halk nezdinde büyük bir memnuniyetsizlik yarattığı açıkça görülmektedir. Sosyal medyada ve yerel basında halkın tepkisi giderek büyümekte, birçok vatandaş bu durumu belediyeye yönelik bir "soygun" politikası olarak değerlendirmektedir.

Özellikle ekonomik kriz ve hayat pahalılığı nedeniyle zor günler geçiren vatandaşlar, EDS cezalarının kendilerine ek bir yük getirdiğini düşünmektedir. Kayseri gibi muhafazakâr seçmen tabanına sahip bir şehirde, bu tür uygulamaların doğrudan AK Parti’ye yönelik bir tepkiye dönüşme ihtimali oldukça yüksektir.

Önümüzdeki yerel seçimlerde, Kayseri’de AK Parti’nin bu uygulama nedeniyle ciddi bir oy kaybına uğraması beklenmektedir. Belediye yönetimine duyulan güvensizlik, vatandaşların sandıkta farklı alternatiflere yönelmesine neden olabilir.

Özellikle daha önce AK Parti’ye oy veren kesimin, bu tür adaletsiz uygulamalar nedeniyle kararsız seçmen haline gelmesi, seçim sonuçlarını doğrudan etkileyebilir. Kayseri’nin yerel seçimlerde genellikle AK Parti’ye güçlü destek veren bir şehir olduğu bilinse de, son yıllarda artan belediye politikalarına yönelik eleştiriler ve ekonomik sıkıntılar, muhalefetin buradaki şansını artırmaktadır.

AK Parti İçin Alarm Zilleri Çalıyor

Son yerel seçimlere bakıldığında Ak Parti 2019'da Kayseri Büyükşehir Belediyesi oy oranı %63.39
Bu oran 2024 Yerel Seçimlerinde %38. 61'e ciddi bir şekilde geriledi. Şimdi 2029 yerel seçimlerine bu tepki çeken kararlar sandığa nasıl yansıyacak iyi düşünmek lazım. 
Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Memduh Büyükkılıç'ın ve bürokratlarının yaptığı icraatlarla AK Parti’ye duyulan güveni ne ölçüde etkilendiğinin iyi hesap edilmesi gerekir. Eğer belediye yönetimi EDS konusundaki eleştirileri  dikkate almaz ve tüm çalışmalarında halkın lehine somut adımlar atmazsa, önümüzdeki yerel seçimlerde AK Parti için büyük bir kayıp kaçınılmaz olabilir.

Kayseri’de AK Parti’nin alacağı oy oranındaki düşüş, partinin genel seçim stratejisini de etkileyebilir ve iktidar partisinin, halkın nabzını tutmadığı takdirde ne gibi sonuçlarla karşılaşabileceğini göstermesi açısından kritik bir örnek oluşturabilir.