İhaneti ve Esareti kabul etmeyen, tek millet Türklerdir. Buna rağmen asırlardır ihanet yakamızdan hiç düşmemiştir. Bu millete ihanet yapanlar hiçbir zaman başarıya ulaşamamıştır.

 Cumhuriyet döneminde 12 Eylül öncesinde yaşanan kardeşi kardeşe kırdırma,  ihanetleri geçte olsa iyi anlaşılmıştır. Etnik çatışmalar, mezhep çatışmaları, sürekli körüklenmeye çalışılmıştır.

Alevi, Sünni çatışmaları Kürt, Türk çatışmaları defalarca denenmiştir. Ama bu kurguyu kuran herkes bir şekilde cezasını çekmiştir.

Günümüzün tuzağı ise bir tarafta PKK, diğer tarafta FETÖ/ Paralel Devlet Yapılanmasıdır. Bu örgütlerle yapılan mücadele uzun sürse de eninde de sonunda da  Örgütlerin geleceği hüsranla sonuçlanacaktır.

 

Terörle mücadelenin uzun sürmesinin nedeni, içimizdeki hainlerin maddi olarak, istihbarat olarak, bir şekilde terör örgütlerine destek olmasından kaynaklanmasıdır.  Bu destekler ne zaman kesilirse terör örgütleri o zaman çöker.

Devlet bir gruba bir oluşuma terör örgütü demişse, artık bu grupların yanında olmak terör örgütüne yardım ve yataklıktır. Kanunlarımızda terör örgütlerine yardım ve yataklık etmenin cezası bellidir.

Devlet Fethullah Gülen’in kurmuş olduğu cemaati terör örgütü ilan etmiştir. Örgütün faaliyetlerinden fazla bahsetmek istemiyorum. Herkes tarafından net olarak biliniyor. 

Geçmişte bu örgüte Allah rızası için iyi niyetlerle katılmış yada dışarıdan maddi ve siyasal güç olarak destek vermiş birçok insanımız oldu. Ancak cemaatin gerçek yüzü, geçte olsa devlet tarafından fark edilip terör örgütü olarak ilan edilince İnsanlar tarafını seçti.

FETÖ Örgütüne karşı devletinin yanında olanlar oldu. Devlete karşı FETÖ örgütünü tercih edenler oldu. Birde Devletinin yanındaymış gibi görünüp paralel yapıya çalışanlar.

Fakat devlet her şeyin farkında, kim ne iş yapıyor, Kim hain, kim devletini milletini seviyor biliyor.

Cemaat üyesi olanlara ve cemaate destek verenlere devlet birçok kere erken uyarı gönderdi. Anlayanlarda oldu anlamayanlarda. İşte Kayseri Boydak holding yöneticileri konuyu iyi kavrayamamış olmalı ki dün sabah saat üç sıralarında yargılandıkları 3. Sulh ceza hâkimliği tarafından tutuklandı.

Devlet dershaneleri kapatacağız dedi. Boydaklar öğretmenleri fabrikama alır çalıştırırım diye kafa tuttu. Devlet FETÖ’nün  finans kaynaklarını keserken, Boydaklar  finans sağlamaya devam etti. Her ne kadar Mustafa Boydak devletin yanındayız derken evin haylaz çocukları ağabey ve kardeş örgütün yanında oldu. Sonunda beklenen son gerçekleşti. Boydaklar tutuklandı.

Ben ister miyim Kayseri’de doğrudan ve dolaylı on binlerce aileye işveren sanayicilerimizin tutuklanarak cezaevine gönderilmesini. Ancak kanun bu insan binlerce kişiye iş veriyor bu suç işlesin bunu affedelim. Diğer vatandaş işi gücü bile yok bunu tutuklayalım demiyor. Suç işleyen herkes kanunlar önünde eşittir. 

Kayseri adliyesi, Kayseri belediyeleri, Kayseri şeker fabrikası… gibi birçok önemli kurum ve işletmelerde hala paralel yapıya yardım ve yataklık yapan hakim, savcı, belediye yöneticileri ve finans sağlayan iş adamları var. Kayseri FETÖ örgütünün kandilidir.

Emniyet personeli görevini layığı ile yerine getiriyor ancak sonrasında tıkanmalar var. Kayseri’de Paralel devlet yapılanmasının çökertilmesine yok edilmesine engel olan siyasetçiler var. 

Başbakan, Cumhurbaşkanı, Hakan Fidan’a verdiği yetkileri Kayseri’de emniyet personeline de vermeli. Çünkü emniyet görevini yerine getirmek için harekete geçiyor. Siyasetçiler engel oluyor. 

HSYK Kayseri adliyesini paralel destekçisi savcı ve hâkimlerden temizlemeli. Aksi takdirde bir taraftan tutuklanan örgüt üyeleri diğer taraftan serbest bırakılmaya devam edecektir. 

Kayseri’de PDY biterse, Türkiye’de de bitmiş demektir. Bunu iyi anlamak gerekir.

YA DEVLET BAŞA YA KUZGUN LEŞE. “

Devletin yerini hiçbir şeyin tutmayacağını, devletin var olmak için olmazsa olmaz koşul olduğunu herkes iyi anlamalı. Büyük bir başarıya ulaşmak için, yok olma tehlikesi bile göze alınır. İşte PKK , FETÖ ve bilumum  örgütler yok olacak.  Ya devlet başa gelecek Ya kuzgun leşe