Geçenlerde kitabı elime alıp karıştırayım dedim. Kitabın sayfalarında gezinirken yalnızca birkaç satırın altını çizmiş olmak beni biraz şaşırttı. Genel manada en kötü kitabın bile vereceği bir şeyler olacağını düşündüğümden kitaplarımın altı hep basit bir cümle bile olsa çizilidir. Öyle sanıyorum ki Yıldızın Saati beni tek cümleyle mat etmişti. “ Dünyanın görünür bir düzeni yok ve sahip olduğum tek şey nefesimin düzeni. Kendimi olmaya bırakıyorum.” der. O zamanlardan bu zamana taşınmış ve değişmemiş ve yenilmemiş ve hala olmamış olan şeyin, kendim olduğumun farkına vardım.
Ne kadar ilginç değil mi? Nefesimin düzeni bile değişmişken neyin neye inadı da bu aynı düzenin kurgusunda ilerlemekte ısrarcıyız.
Cengizhan Konuş ’un “ Zarif bir tepki gösterelim dünyaya ve mesela Asr Sûresi okuyup dağılalım.” dediği yerdeyiz.
Ziyan ve zelil olmadan bir müddet ara verelim konuştuklarımıza ve yazdıklarımıza ve yaşanacaklara.