Medya 4. kuvvet

Demokrasilerin en önemli yapı taşlarından biridir.

Böyle olması da gerekiyor. 
Çünkü medya devletin hukuksuzluklarını frenleyen en önemli enstrümanlardan biridir. 

Zira devletin karşısında bireyler çok güçsüzdür ancak sivil toplum örgütleri ve medya ile bu denge sağlanabilmektedir. 

Medya olmasaydı siyasal iktidarlar halka daha fazla zulüm ederlerdi. Medya olmasaydı pek çok olay karanlıkta kalırdı. Medya olmasaydı insanlar devletin karşısında seslerini çıkaramazlardı.

Peki medya vazifesine nasıl yerine getirmeli veya getirir?

İktidarın sultasına girmiş ve iktidardan nemalanan bir medya gerçekleri söyleyemez. Böyle bir medyaya da medya denemez.

Bir Arap atasözü derki;
Medya iktidarın halka duyurmak istediklerini değil halkın duymak istediklerini söyleyen bir yayın organıdır. 

Medyanın en çok çatışma alanlarından biri yargıdır Zira medyayı da yargı frenlemektedir. 
Medya frenlenmezse toplumda terör estirebilir toplumda kin ve nefreti körükleyebilir ve insanları birbirine düşürerek sokak çatışmalarına yol açabilir..

Bu sebeple medyanın yargı ile ilişkisi her zaman sorun teşkil etmiştir medyanın. 

Medyanın zaman zaman olayları köpürterek yargı üzerinde büyük bir baskı unsuru oluşturduğu bir gerçektir.

Nitekim geçtiğimiz günlerde hakkında takipsizlik kararı verilen bir vatandaş, olayın medya yansıması üzerine yeniden gözaltına alınmış ve hakkında yeniden soruşturma açılmıştır.
CMK der ki takipsizlik kararından sonra ancak yeni bir delili geçirirse soruşturma yeniden açılabilir..
Oysaki bu olayda yeni hiçbir delil ortaya koyulmamıştır.
Bir başka ifade ile yargı toplumun gazını almak için medyanın köpürttüğü rüzgarla bir vatandaşın özgürlüğüne zarar vermiştir.

Bu durum medyanın tehlikeli bir noktaya evrildiğini ortaya koymaktadır.

 Zira yarın hepiniz zanlı olarak adliyenin karşısına çıkabilirsiniz ve medyadaki bir karalama olayının kurbanı olabilirsiniz .

Belki serbest bırakırsanız dahi linç bile edilebilirsiniz. 

Yargısal olayların medyada bu kadar fütursuzca yer alması toplumun güvenliği ve adaletin tecellisi için büyük bir handikap oluşturmaktadır.
 
Bu nedenle kamuoyunun haber alma özgürlüğüne zarar vermeksizin medyanın etik kuralları yeniden düzenlenmelidir..