Cumhurbaşkanı R.T.Erdoğan'ın miting performansı git gide düşüyor. Daha önceleri Kayseri'de, seksen, yüz binlere miting yapan Erdoğan, en son mitinginde yaklaşık yirmi bir bin kişiye seslenmişti. Açılışlar ve Çelik'in oğlunun düğünü için Kayseri'ye geldiğinde ise,yaklaşık 12 bin kişiye seslendi. “Kayseri FETÖ’den çok çekti. Geçmişte Kayserimizin de ,FETÖ’den çok çektiğini iyi bilirim. Bu ihanet çetesinin peşini bırakmadık. Kayseri’de de, bırakmayacağız. FETÖ'nün içinde kim kaldıysa, babamızda olsa canını yakarız” dedi.
Cumhurbaşkanının bu sözlerinden ne anlamak gerekir acaba?
FETÖ davaları, bu güne kadar Kayseri’de, sağlıklı yürümedi. FETÖ yargılamalarına karşı, koruma altına alınan siyasiler, garip gruba tutuklanıp ceza alırken, FETÖ’den yırtan ünlü isimler, hangi birini sayalım.
Operasyonel kısmı iyi yürütülen FETÖ örgütünün, Yargılama kısmı için, aynısını söylemek çok mümkün değil.
Anlaşılan, Kayseri’de yaşanan bu durumlar, etrafındaki dalkavuklar tarafından, Cumhurbaşkanına hiç anlatılmamış. Sonunda, birileri Cumhurbaşkanına Kayseri’de fısıldamış olmalı ki Erdoğan Meydanda ‘Bu ihanet çetesinin peşini bırakmadık, Kayseri’de de, bırakmayacağız’ dedi.
Halka kulak vermeyen liderlerin, zaman içerisinde yok olduğunu, Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisi çok iyi bilmesine rağmen, halktan gittikçe koptuğunun farkına varamıyor. Etrafındaki dalkavuklar, ya Türkiye’nin, gerçek yüzünü Cumhurbaşkanından saklıyor. Ya da Cumhurbaşkanı her şeyin farkında olmasına rağmen aldırış etmiyor. Ajan Brunson'un tutuklanması ile gelen halk desteği, serbest bırakılması ile kayboldu.
Yerel seçimler de aday seçimlerinde yapılacak yanlış, Ak Parti ve Cumhurbaşkanının siyaseten sonunu hazırlayabilir.
Brunson’un tutuklanması, Türk halkı tarafından, ABD’nin halk bank müdürü Hakan Atilla’yı tutuklamasına, ya da FETÖ liderinin iade edilmemesine misilleme yapıldığı, ABD'ye karşı dik durulduğu şeklinde algılandı. Bu nedenle halk, ekonomik krize rağmen hükümete, olağan üstü destek verdi.
BRUNSON NASIL VE NEDEN TUTUKLANMIŞTI.
Brunson Ekim 2016 da sınır dışı edilmek üzere göz altına alındı. Aralık 2016 da ise FETÖ üyeliği suçlaması ile tutuklandı. Brunson’un tutuklanmasına ABD sert tepki vererek "insan hakları ihlallerinin sorumluluları" oldukları gerekçesiyle İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'e yaptırım uygulamaya başladı”
ABD başkanı Trump sosyal medya üzerinden açık, açık Türkiye’yi tehdit ederek. Ekonomi üzerinden savaş başlattı.
Türk milleti, doların inanılmaz yükselmesi, ekonominin alt üst olmasına rağmen, ekonomik saldırının Brunson’un tutuklanmasından kaynaklandığı ve ABD tarafından yapıldığı kanaati ile, aç kalırız, sürünür ama tehditlere boyun eğmeyiz diyerek, top yekûn Cumhurbaşkanına destek verdi sahip çıktı.
Halk desteğini arkasına alan Erdoğan, ABD’nin tehditlerine ‘bu can bu bedende olduğu sürece o teröristi alamazsın‘ cevabı ile rest çekti.
Rahip midir, ajan mıdır, her ne ise, Brunson, mahkemede 3 yıl 1 ay 15 gün ceza aldı ve yattığı süre göz önünde bulundurularak serbest bırakıldı. Brunson aynı gün uçakla ülkesine döndü.
ABD başkanı açıklamasında ‘her hangi bir pazarlık yok, "Pastör Brunson'la ilgili çok çalıştık", dedi’
İŞTE MERAK EDİLEN SORULAR
23 Yıldır Eşi ile birlikte Türkiye’de yaşayan Pastör Andrew Brunson
1- Kendi halinde bir din adamı, Rahip miydi?
2- ABD adına çalışan bir ajan mıydı
3- PKK, FETÖ gibi örgütlerin piyonu muydu?
4- Brunson ajan ise, hak ettiği ceza 3 yıl 1 ay 15 gün müdür?
Sayın Devlet Bahçeli’nin de dediği gibi Ajan Brunson’un serbest bırakılması, tehditlere karşı aç kalmaya bile razı olan Türk Milletini derinden yaraladı.
Türk devleti Brunson üzerinden ABD ye ilk kez dik durup rest çekiyordu.
Ajan Brunson’un serbest bırakılmasından sonra, Trump’a ‘bu can bu bedende olduğu sürece o teröristi alamazsın‘ diyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın nasıl bir açıklamada bulunacağını beklenirken,
Cumhurbaşkanı, Erdoğan Yaptığı konuşmada, toplumu her zamanki gibi yine, şaşırttı. Ajan Brunson’un 3 yıl 1 ay 15 ceza alarak serbest bırakılmasını, Hukukun üstünlüğü ile açıkladı. Yargılamaya siyasetin karışmadığını, şeriatın kestiği parmağın acımayacağını söyledi.
Erdoğan, bu söylemi ile, Türk milletine ve Dünyaya karşı, ‘herhangi bir pazarlık olmadı, mahkemelerimiz, hak ettiği cezayı ABD’nin ajanına verdi’ algısı yaratmak istedi. Peki, başarılı odu mu? Onu zaman gösterecek.
Millet olarak, Ülkemizde ve çevremizde olan biteni araştırıp, sorgulamamızda fayda var. Sorgulamayan, eleştirmeyen toplum, körelmiş demektir.
Bireylerde, Biat kültürü oluştuğu zaman sonucun ne olacağı, 15 Temmuz’da ortaya çıkmıştır.