Bolu Kartalkaya da bir otel yandı.
Bu, Türkiye tarihinde kayıtlara geçen en ölümcül otel yangınlarından biri olarak kayıtlara geçmiştir.
Bu yangında neden bu kadar fazla can kaybı oldu?
Bolu Belediyesi büyükşehir konumunda olmadığı için Kartalkaya bölgesindeki otellerin denetim ve izinleri Turizm bakanlığı tarafından verilmekte imiş.
Belediye yetkilileri bizin o bölgede bir denetimimiz ve yaptırımımız olamaz diye kendini savunuyor.
Birileri de belediyeyi suçluyor.
Yani herkes birbirini suçluyor.
Ama çoluk çocuk genç yaşlı bağıra bağıra yana yana.
Nefessiz kalıp boğula boğula can verdiler.
Sorumlular kimse onların birbirini suçlarken.
İnsanlar yandı.
İnsanlar boğuldu.
İnsanlar. Öldü.
Okulların ara tatili için birileri çocuklarını alıp tatile götürüyor.
Çocuklarının tırnağına taş değse canları yanacak olan ana babalar
Çocukları ile orada yandı boğuldu. Öldü.
O otelin pencerelerinden çarşaflarını bağlayıp çocuklarını sarkıtanların haleti ruhiyesini kim tahayyül edebilir.
İnanlar dağın başında diri diri yandı.
Biz ne ara bu kadar duyarsız olduk.
Otel yanarken
Yananlar
Boğulanlar
Taşınırken.
Görsellerde bakıyoruz ki birileri o otelin yakınlarındaki kayak pistinde kayıyorlar kayak yapıyorlar.
Onlara sormak lazım bu kadar duygusuzlaşmayı nasıl becerdiniz.
Siz neyin kafasındasınız.
İşte diyorum ki…
Yaprak döker bir yanımız bir yanımız bahar bahçe
Biryanımız yaprakta dökmüyor daha ötesi YANIYOR… YANIYOR.
Bir günlük milli yas ilan edildi.
Evet, bayraklar yarıya indi.
Ne değişti…
Sosyal medyada yediğini içtiğini gezdiğini paylaşanları gördük.
Ne diyelim
Edep ya hu
Şimdi ne olacak
Karşılıklı suçlamalar…
Bir müddet bu devam edecek
Taaa ki
Kamuoyu yeni bir olaya kanalize olana kadar.
Ve bu süreçte…
Yani Ölenler içinde kader denilecek.
Şimdi gelelim bu otelin cemazül evveline bu otel o bölgenin en eski oteli imiş.
Bu otelin mimarisini görsellerden gördüğümüz kadarı ile yapı olarak oldukça yüksek ve en olaraktan boyundan daha metre olarak fazla gözüküyor.
Eğer otelde birkaç giriş ve ara bölmeler yoksa uzunca bir koridor olma olasılığı fazladır.
Yangın orta katlardaki bir bölme olan mutfakta çıkmış.
Oteldeki konaklama yapanlar yangının etkisi ile dumandan isten alevden koridorlardaki yangın çıkış işaret ve levhalarını dahi görememiştir panik ve telaşla çıkış koridorlarını dahi bulamamıştır.
Kış ya da yaz turizmindeki otel ve konaklama binalarının mimarisindeki düzenlemeyi yetkililer acil çıkışlarda her yaştan insanın kolayca kullanacağı mimaride olması için behemehâl düzenlemeler yapması elzemdir.
Şehrimiz Kayseri de Erciyes deki gün geçtikçe artan oteller içinde gerekli tedbirlerin alınması veya tedbirlerin arttırılması gerekmektedir.
Kartalkaya da ki bu feci faciadan ders alınıp
Merkez deki itfaiye nin olası durumda kaza yerine ulaşa bilmesi zaman alacağı için bu gibi tatil yerlerine mobil itfaiye tertibatları veya itfaiye birimleri kuruluyor mu?
Var ise araç ve edevat artırılıyor mu?
Erciyes’e şehir merkezinden ulaşım
Kartalkaya’ya Bolu’dan ulaşımdan elbette daha çabuk olacaktır yollar daha düzgün ve daha elverişlidir.
Ama adı üstünde kaza.
Bu kazaların birçoğu da görüldüğü üzere tedbir eksikliğinden.
Tedbirleri yatırımcılar alacak yetkililerde denetimini yapacaktır.
Kartalkaya da ki otel illaki turizm şirketlerinin tur düzenlediği ve tavsiyeler listesine alının birçok otellerin tatil beldelerinin içindedir.
Tavsiyeler yapılırken o otellerin gerekli belgelerinin de turizm şirketlerince istenmesi gerekmez mi?
İsteniyorsa bunların fiziki olarak elemanlar gönderip tetkiki neden yapılmaz?
Yapıyorlar ise noksanlıklar neden firmalara bildirilmez?
Bunlar yapılsa bu kazalar olmaz diyenlerdenim.
Bu saatten sonra ne olur.
Belediyeler valilikler yangın söndürme tatbikatı konusunda özel kurumları uyarma yoluna gideceklerdir.
Kayseri’de birçok eski bina yapım tarihi itibarı ile yangın merdivenine sahip değiller.
Yangın merdiveni zorunlu olduğu tarihten itibaren de bu merdivenler yuvarlak yapılmıştır.
En üst kattan birinci kata kadar sarkıtılan bu merdivenler zemine kadar indirilmiyor idi.
Merdivenin en alt tabanı da hırsız girmesine mâni olmak için bina sakinlerince kilitli tutulmaktadır.
Olası bir yangında binalardan kaç kişi bu merdivenleri kullanmaktadır.
Bu sorunun cevabını umarım itfaiye arşiv ve raporları verecektir.
Yakın bir tarihten öncede bu yuvarlak olan merdivenler “Z” merdiven dediğimiz şekli aldı.
Bu merdiven tipi iş yeri ve sitelerin eğer kendilerine ait bahçesi varsa elbette zemine kadar inecektir.
Yine orada da zemindeki çıkış kapısı muhtemelen kilitli tutuluyordur.
Malum hırsızlık olaylarından mustarip olan sakinler bu tedbiri almaktadırlar.
Eski binalar da işyeri açacak olanlar duman detektörü vs. aparatları resmi kurumlar istiyor diye mecburen monte ederken.
Yapıların elektrik projesindeki akım kablolarına ayrı bir yükleme yapılmaktadırlar.
Kimi binaların tavanları kablo manzaraları ile bezenmektedir.
Yine özellikle kurs ve dershane gibi özel kurumlar kurum açmak için mevcut binaların projelerinde olmayan ek WC’ler oluşturmak zorunda kalıyorlar buda binaların statik ve mimari projelerine aykırı oluyor.
Ayrıca gider problemleri yaşanıyor.
Kurum sahipleri bu eklemeleri yapmasa izin alamıyor.
Yapılınca da binanın insicamı bozuluyor.
Orijinalinde olmayan ama İtfaiye veya resmî kurumlar istiyor diye zorunlu olarak kurum sahipleri de bina yüzeylerine Yangın merdiveni monte ettirmek zorunda kalıyorlar.
Bu işlemler soruyorum ne kadar sağlıklıdır.
Birileri istiyor.
Vatandaş ta o istekleri reddetme gibi bir lüksleri olmadığı için
işimize ket vurulmasın diye yapıyor.
Neresinden tutarsanız tutun durum vahim.
Yine şehrimizde binaların yüzeyleri yalıtım adı altında kimyasal bileşenli malzemeler ile bezenmektedir.
Bu maddeler oldukça yanıcı aparatlar olduğu için en ufak bir kıvılcımla tutuşacak bir yapıya sahiptir.
Soruyorum yetkililere bu malzemelere sizler neden izin verdiniz.
Şehrin görünümü eski olan ana caddelerinde özelikle Sivas caddesinde Düvenönü’nün bir kısmında bu dış cephe yalıtım süslemeleri belediye marifeti ile de yaptırılmıştı.
Bu eski binaların yapım yaşlarına göre hiçbirinde yangın merdiveni yoktur.
Ama birçoğunun eğer o binada bir özel öğretim kurumu varsa sonradan monteli görüntü kirliliği yapmış bina dokusuna uymayan yangın merdivenleri birileri istiyor diye kurum sahiplerince maddi zorluklarla yaptırılmıştır.
Soruyorum yetkililere bu yamama usulü dayatmalarla yapılan merdivenler çaremimdir.
Binaların yüzündeki çıra gibi tutuşacak yalıtımlar doğru mu dur.
Yetkililer özellikle belediyeler gerek yalıtımı gerekse olmayan yangın merdivenlerini bina içindeki duman dedektörlerini kendileri firmalarına belediye denetiminde standartlara uygun yönetmelik kurallarına göre yaptırıp.
Tapu sahiplerinden tahsil yoluna gitseler.
Durum daha sıhhatli ve görüntü daha düzgün olmaz mı?
Bir yerden başlamak lazım beyler.
Kayseri’deki belediyeler bu işe bir el atsa ülkeye de örnek olsa çok güzel olacak diyorum.
Bu vesile ile de.
Yaprak döker bir yanımız bir yanımız bahar bahçe demekten kurtulalım.
Her yanımızın bahar bahçe olması temennilerimle.
Kalın Sağlıcakla…