Gün geçmiyor ki adaletle ilgili facia bir habere rastlamayalım. Sokakta devleti az çok tanıyan insanlara soruyorum adalete ne kadar güveniyorsunuz cevap sıfır.

Çok üzücü bir tablo ile karşı karşıyayız. 
Neden adalete güvenmiyorsun diyorum Çünkü ben adaletin nasıl karartıldığını bizzat gözlerimle gördüm diyor cevap veriyorlar..

Peki öyleyse bu adalet kimlere Umut veriyor bu sorunun cevabını sizin engin düşünce dünyanıza bırakıyor ve başka bir konuya geçmek istiyorum. 
Yargının içinde sular neden durulmuyor.
Çünkü yargı kendi içinde adaleti tesis edemiyor. 
Adaletin çalışanları bile adaletten muzdarip. 
Kendi mensuplarına Adalet tesis edemeyen bir sistem koca bir ülkeye Adalet tesis edebilir mi? 
Bakın size teşkilattan birkaç örnek vereceğim 

Bir Cumhuriyet savcısı arkadaşım anlattı.
Ben adli tatil istemiyorum Çünkü kardeşimin Eylül ayında düğünü var Ben izimi Eylül ayında kullanmak istiyordum ancak HSK beni zorla adli tatile ayırdı.

 Sebep şu mevcut savcıların en az yarısının adli tatile çıkması zorunluymuş. Çünkü HSK böyle emir vermiş.
Bu zorunluluk nereden kaynaklanıyor. Bu adamlar izinlerini başka bir gün kullandığında Adalet zafa mı vuruyor ya da adli tatilde izin kullanıldığında toplumun adalete Güven duygusu mu yükseliyor. artıyor.
Savcı bey devam ediyor adli tatilden sonra odama geldim dosya sayım 250 idi şu anda 500 sayısına ulaşmış durumda. Peki dosyalar hâlâ gelmeye devam ediyor ve buben  dosyaları nasıl eriteceğim oysa ki ben adli tatile çıkmak istememiş ve dosyalarımı çalışmak istemiştim. Şimdi bu geciken adaletin vebali bende mi olacak? 

Yine bir başka savcı arkadaş anlatıyor başsavcı bey geçen yılin sonunda fiilen benim iznimi yaktı benim izin kullanmama müsaade etmediği için.. 
Diyor ki bizim de bir sürü iznimiz yandı seninki de yansın ne olacak ?

Bir başsavcı savcı Bey'in iznini yakmaya yetkisini nereden alıyor. 

Bir hakim savcının ne zaman izin kullanacağını kendisinden başka birisi belirleyebilir mi bunu söylesek siz şaka zannedersiniz değil mi Bir savcının özellikle savcıların ne zaman izin kullanacağını başsavcı ve HSK belirliyor yani savcı Ben adli tatil kullanmak istemiyorum dediğinde Hayır sen zorla adli tatile gönderiyoruz diyorlar bunu bir mantığı var mı?

Bir başka çifti standart hakim savcılarla personel arasında yaşanıyor.
Mesaiye kalındığında adliyede adliye personeline Mesai verilirken hakim savcı isterse gece üçe kadar çalışsın mesai ücreti alamıyor.

Nöbet ücretlerini ne hakimler alabiliyor ne de adliye personeli alıyor Bu da başka bir garabet.
Size soruyorum emniyet teşkilatında nöbet ücreti vermezseniz kaç tane polis memuru nöbete gönüllü gider.

Ya da hastanelerde nöbet ücreti koymazsanız kaç tane doktor nöbete gider? 

Cumhuriyet savcılarının adli tatilde yapmayacağı hiçbir iş yok peki öyleyse savcıları Neden adli tatile ayrılırlar ben bilmiyorum zaten işler gecikiyor ha Ocak ayında gecikmiş ha Ağustos ayında ne fark eder ki.? İnsanların 45 gün adalete geç ulaşmasında kimin ne faydası olabilir ki.

[Adalet teşkilatı mantıksızlıklarla dolu
Hani kışlanın girişine yazarlar ya burada akıl tatile çıkmıştır mantığın bittiği yerde askerlik başlar.
Şimdi maalesef bunları yargı teşkilatında yaşıyoruz.

Kıdemli bir siyasetçi arkadaşıma su soruyu sormuştum Türkiye'de adaletin düzelme imkanı var mı cevap Hayır neden diye sordum Çünkü bu coğrafyanın yaşam felsefesi buna uygun değil dedi.

Son söz Adalet bir gün adaleti kurban edenlere rağmen gelecektir.