Bunun sonucunda üzüleceğim izlenimler elde ettim. Bu izlenimler doğrultusunda kültür sanat adına bir şeyler yapmaya çalışan bir avuç insan topluluğu dışında bir şey göremedim.
Kayseri adeta kapalı bir kutu. Sadece sanayi şehri olarak tanınmakta. Bunun yansıması olarak Büyükşehir Belediyesi tarafından Kültür Sanat Merkezinde yapılan konserlerin insanlara kültür sanat etkinliği diye satıldığını görüyoruz. Üniversitelerin sezonu kapatmasıyla birlikte canlılığını yitiren bir Kayseri var. Birtakım çevrelerin çabaları ile ayakta tutulmaya çalışan bir kültür sanat hayatı… Ne acı değil mi?
Daha önceki yazılarımda da bunlardan bahsetmiştim. Yine, yeniden söylüyorum ki Kayseri sadece Kültür Sanat Merkezinden ibaret değil. Büyükşehir Belediyesi kültür sanatta onu yaptık, bunu yaptık deyip duruyor. Fakat söylemimi yeniliyorum ve diyorum Kayseri’nin kültür sanat hayatı sadece Kültür Sanat Merkezinden ibaret olamaz. “Büyükşehir Belediyesi neden ilçelerde kültür sanat adına iyi işler çıkartmıyor?” sorusunu da sormadan edemiyor insan.
Görüntü güzel ama içi boş
Geçtiğimiz günlerde Yahyalı’ya ve Kapuzbaşı Şelalerine gittik. Tabi oraya gidip de fotoğraf çekmeyen gazeteci olamaz. Haliyle güzel fotoğraflar çektik. Eve gidip fotoğraflara baktım ve tek tek inceledim. Orada bir şeylerin eksik olduğunu hissettim. “Görsellik ve tarih açısında muazzam bir yer olan Kapuzbaşı’nda bir kültür sanat çalışması neden yok? Orada ufak bir kütüphane kurulsa, oraya piknik yapmaya, gezmeye, fotoğraf çekmeye gelen insanlar o şelalenin sesinde kısa bir süre de olsa kitap okusa… Bu kitaplar Kayseri’yi hatta Kapuzbaşı’nı anlatan kitaplar olsa…” diye bir düşünceye kapıldım. Ne yalan söyleyeyim oraya gittiğimde bir şeyler okumak istedim. “O tarz kitaplar nereden bulunacak” düşüncesine kapılacak olursanız bana mail adresimden ulaşabilirsiniz. Kayseri’yi ve Kapuzbaşı’nı mükemmel bir şekilde anlatan birçok kitap var. Hem de sade ve basit bir dil ile.
Kültür sanat gelecek demek
Kayseri’nin kendisini tanımaya ihtiyacı var. Büyüklerin kültür sanat hayatına el atması lazım. O muhteşem hayırseverlerin gelecek adına da hayrı olması lazım. Yoğunburç’a ve Medreseye takılan bir avuç insanın umut dolu mücadelesine saygı duyuyorum. Sağdan soldan kırparak çıkartmaya çalıştıkları dergiler, yazdığı halde bastıramadığı kitapları olan insanlar bunlar. Kayseri kadar Kayseri’de yaşayanların de burayı tanımaya ihtiyacı var. Kültür Sanat Merkezinde yapılan 3-5 konser ile kanmamaları lazım.