Atalarımız Ne güzel söylemiş: yaşadıkça daha iyi anlıyoruz: Kadın var adamı deli eder kadın var deliyi adam eder. Kadın var çerden çöpten aş eder. Kadın var pişmiş aşı taş eder.

Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın var derler elhak doğrudur. Lakin her başarısız erkeğin arkasında da bir kadın vardır. 
Neden Çünkü kadın erkekte olmayan pek çok meziyetlere ve zaaflara sahiptir. Voltaire diyor ki aşk ve intikamda kadın erkekten daha barbardır.. kadın çok duygusal bir varlıktır kadın duygularını kontrol edemediğinde hak adalet ve nesafet duygularını kaybeder.. O yüzden kadının çok iyi bir aile terbiyesi ve toplum terbiyesi alması beklenir.

Eğer kadın aldığı terbiye ve ilimle zaaflarını kontrol edebilir yeteneklerini yerinde kullanırsa gerçekten eşini Sultan bile yapabilir. Çünkü kadın anaç bir ruha sahiptir. Kadın bir erkeğin kontrol edemediği ya da önem vermediği eksik noktalarını fark ederek kocasına toparlar.

Tabiri caizse eşinin arkasını toparlayan bir misyona sahiptir ve kadını kocasını o kadar mutlu eder ki kocasının gözünü dışarıdan evine çeker huzuru evinde bulmasını sağlar.

Zaten evinde huzur bulmayan insandan başarı ve mutluluk beklenemez.
Bugünkü yaşanan hezimetin en büyük sebeplerinden biri budur.

Düşünebiliyor musunuz Bir kadın en güzel kıyafetini dışarıda giyiyor kocasının önüne ise paspal kıyafetlerle çıkıyor.
Bu evden huzur beklenebilir mi? Çünkü kadının öncelik sırası değişmiş kadın kendini topluma ve sokağa beğendirmeye çalışır hale gelmiş.

Kadınların gözü dışarıda olduğu sürece için kocalarını mutlu edemezler..

 Kocaları mutlu olmayan toplum ise asla huzur bulamıyor. 

Bir diğer konu cinsellik:
 Eğer kadın kocasını cinsel yönden ve manevi yönden (Sevgi) hakkıyla tatmin edemiyorsa ve onun gözünü dışarıdan kesecek şekilde mutlu edemiyorsa o adam mutluluğu dışarıda arayacaktır .

Mutluluğu dışarıda arayan bir adamın yuvası da yıkılmaya mahkumdur. 
Peki böyle bir toplumda kim zarar görmektedir. Ne yazık ki en büyük zararlı çocuklar görmekte ve toplum sağlıksız bir sürece doğru evrilmektedir. İntiharlar uyuşturucu müptelalığı alkol müptelalığı her gün katlanarak büyümektedir. 
Neden? Çünkü 
Ailesi sağlam olmayan insanlar dışarıda aradıkları mutluluğun kurbanı olacaklardır.

Cinsel olarak tatmin edilmemiş bir insan ya mutluluğu dışarıda arayacak Ya da yaşadığı huzursuzluğun sıkıntılarını dışarıda katlanarak yaşayacaktır ve
yaşadığı sıkıntılardan dolayı adam rezil olacaktır.

Pavarottiye ait bir olay anlatılıyor.

Gazeteciler soruyor sayın Pavarotti neden bu kadar çok yemek yiyip kilo alıyorsunuz.

Diyor ki çocukluğumda o kadar aç kaldım ki o günler hiç aklımdan çıkmıyor tekrar O günler geri gelecek korkusuyla önüme gelen her şeyi yiyorum. 

Buradan anlıyoruz ki gerçekten bazı yoksunluklar telafi edilmeyen hasarlar meydana getiriyor.

 Eğer insan bilinçaltını temizlemezse yaşadığı sorunları bir türlü aşamıyor karısı tarafından tatmin edilmemiş insan sokakta savrulan bir yaprağa dönüşür belki kişiliğine göre bir canavara da dönüşebilir.
Adliye yansıyan tacizlerin tecavüzlerin ve sapıklıkların birçoğunun temelinde tatmin edilmemiş duygular yapar.

Tüm bu nedenlerin birleşmesiyle artık toplum güvensiz bir hale gelmektedir. 

Hayatta yaşayarak öğrendiğim bir hakikat var en büyük terbiye aracı sevgidir. 
Bir uyuşturucu müptelası diyor ki ben uyuşturucuyu çocuklarıma olan sevgim sayesinde yendim başka hiçbir güç beni uyuşturucudan uzaklaştıramazdı.

Oysa ki akıllı bir kadın kocasını evlatlarının babası olan bir varlık olarak görüp onu sevgisiyle terbiye eder.
Sevgi mıknatıstır. İnsanı öyle bir çeker ki insanı bütün kötülüklerden uzaklaştırır.
 Sevgiye doyan bir insan dışarıda mutluluk ve sevgi aramaz. Bulduğu her fırsatta çocuklarına ve ailesine koşmaya çalışır ailesine koştukça ailedeki sevgi bağları büyür ve bunu gören evlatlar mutlu bir ailenin nasıl kurulacağını öğrenmiş olurlar. 

Bugün toplum maalesef erkek ve kadınlara fıtratına uygun olmayan roller vermiştir. Sorunların birçoğu bu temelden kaynaklanmaktadır. 

Toplumun temelini oluşturan anneleri eğitmekle işe başlamalıyız. 
Anneleri eğitilmemiş bir toplumun sonu hüsrandır. Toplumu ayakta tutan kadındır erkeği ayakta tutan da kadındır. Kadın çökerse toplum çöker. Kadının misyonu değiştirilirse kadın başka bir varlığa dönüşür.

Sözlerimizi şems'in bir sözü ile bitirmek istiyorum

Kadın bilmeyene nefs bilene nefestir.

İlker Kadıoğlu