İşte en güncel ve önemli mesele bu!” Diyerek bitirmiştim sözlerimi.

Bu gün artık bütün dünya kabul etmektedir ki sosyal medya bağımlılığı da, diğer bağımlılıklar gibi bir hastalıktır ve hayatımızı olumsuz yönde etkilemektedir. Üstelik durum ülkemizde dünya ortalamasının üzerinde seyretmektedir. Dünyada her 5 kişiden 2'si internet kullanırken, ülkemizde her 2 kişiden 1’i internet kullanmaktadır. Yine dünyada her 3 kişiden birinin sosyal medya hesabı varken, ülkemizde her 2 kişiden birinin sosyal medya hesabı bulunmaktadır.

Bağımlılığın tespiti için en önemli ölçüt: günde bir saatten fazla zamanı sosyal medyaya harcamak olarak belirlenmiş. Diğer belirtileri ise; sürekli hesaplarını güncellemek, yoğun paylaşım yapmak ve takipçi sayısını artırmaya çalışmak olarak sıralanmış.

Uzmanlar mücadele için şunları öneriyor:

Öncelikle kişi bunun bir sorun olduğunu fark etmeli. Bunun en kolay yolu gün içerisinde sosyal medyada geçirdiği zamanı not etmektir. Bu sayede ne kadar zamanını harcadığı ortaya çıkacaktır.

İkinci olarak sosyal medya bildirimlerinin sessiz moda alınarak, her ikazda değil, istediğiniz aralıklarda hesaplara bakar hale gelmeniz.

Üçüncü tedbir olarak telefonda, ana ekranda, sosyal medya bildirimlerinin görünürlüğünü kapatmak öneriliyor.

Dördüncü ve çok önemli bir tedbir ise, gün içerisinde sosyal medyaya bakma zamanını belirlemek. Bu günde 30 dakikayı geçmemeli. Öğle 15 dakika, gece 15 dakika olabilir. Ve süre dolduğunda mutlaka cihazlar kapatılmalı.

Beşinci ve önemli bir tedbir de birileriyle iletişimi yazılı olarak değil, sözlü olarak yapmak. Yani birisiyle konuşmanız gereken bir şey varsa telefon açın ya da yüz yüze görüşün.

Altıncı tedbir olarak spor, kitap okumak vb gibi beğeneceğiniz aktivitelere zaman ayırın.

Yedinci tedbir arkadaşlarınızla yüz yüze görüşmelerinizi sıklaştırın.

Sekizincisi ise tedbirlerin en son aşaması, bütün bunlara rağmen çözüm bulamadıysanız, psikiyatrist ya da bir klinik psikologdan yardım alın.

Uzmanların genel olarak tavsiye ettikleri bu tedbirlere benim ilavem, mutlaka ama mutlaka, sosyal medya için ayırdığınız günlük ideal süre olan yarım saatin on beş dakikasını, anlamlı hesapları takibe, kalan kısmını eş, dost akrabalara ayırın.

Ben bir süredir, hafta boyu beğendiğim paylaşımları kaydediyorum ve haftada bir, seçtiğim sekiz on paylaşımı, dostlarıma aktarıyorum. Sizlere de tavsiyem bu yönde olacak. Bu sayede hem hepimiz daha az zaman harcayacak, hem de işe yarar, dişe dokunur, anlamlı bilgilere daha kolay ulaşmış olacağız diye düşünüyorum. Böylece hesaplarımızdaki paylaşımların kalitesi de artacaktır.

İnsanlık sanal âlemin büyüsünden kurtulup, hakiki olana dönmedikçe, adeta aşılamaz boyutlara gelmiş sorunlarımızın, çığ gibi büyüyeceğini ve kıyametin o zaman kopacağını, bunun için de çok zamanımız kalmadığını, bir an önce bunun idrakine varmamız gerektiğini düşünüyorum.

Haftaya seçtiğim on paylaşımı ve izlenmesi gereken on hesabı örnek olarak arz edeceğim.